Ameliyatsız Yüz Germe

Ultralift (HIFU) yöntemi 20’li yaşlardan itibaren bozulmaya başlayan cilt yapısı, kollagen – elastin gibi temel elemanları azalan, zayıflayan, bağ dokusundaki değişiklikler sonucu sarkan, kırışan cilt ve cilt altı dokuları toparlayan, iyileşme süreci olmayan, uygulama sonrası işe ve sosyal hayata hemen dönülebilen ultrasonik bir yöntemdir. Odaklanmış ultrason teknolojisini kullanan ve cerrahi müdahale olmadan derin dokular üzerinde etki sağlayan tek yöntemdir. Cildin sıkılaşması cilt yüzeyine uygulanacak işlemler ile sağlanamaz. Alt katmanlara ulaşabilmek ve odaklı uygulama yapabilmek için işlem sırasında etki oluşturulacak cilt katmanlarını görüntülemek çok önemlidir. Bu hassas uygulamayı benzer amaçlı diğer teknolojilerle elde etmek mümkün değildir.



Uygulamanın hedefi, yüz germe ameliyatları sırasında kesilerek çıkartılan tabakayı ameliyatsız bir şekilde küçültmek ve yeni kollajen üretimi tetikleyerek cildin gerginleşmesini sağlamaktır. Ultrason ekranında cilt - cilt altı - kas tabakalarının görüntülendiği, transducer denilen uygulama başlıkları ile 1,5 mm, 3 mm ve 4,5 mm derinliklere yoğun ses dalgaları gönderilerek odaklanılan tabakalarda ısı değişiklikleri ve iyileşme reaksiyonu oluşturan bir uygulamadır. Sarkan dokuları toparlamada bu kadar başarılı olmasının nedeni, pek çok yöntemde inilemeyen doku derinliklerine inebilmesi ve bu bölgelerin ultrasonik ekranda görüntülenerek tesadüfi değil, tamamen bilinçli bir uygulama yapmasına olanak tanımasıdır. Hem derin dokulara uygulama yapabilmesi hem de bu bölgeleri ultrason ile ekranda görüntüleyebilmesi en büyük avantajlarındandır. 

Nasıl etki eder?


Derinden yüzeye doğru kas tabakası, deri altı tabaka ve deride ses dalgaları aracılığı ile pek çok noktada minik ısı değişiklikleri oluşturuluyor, ısı etkisi ile sarkan dokular hemen toparlanıyor ve ısı nedeni ile oluşan iyileşme reaksiyonu sonucu kollagen üretimini tetikliyor. Artan kollagen sonucu cildin esnekliği artıyor ve aynı zamanda cilt gençleşiyor. Yöntem sayesinde uygulamanın yapıldığı andan itibaren başlayan ve takip eden 3-6 aya yayılan cildi geren ve gençleştiren bir iyileşme süreci başlamış oluyor. Ameliyatsız yüz germe ve yüz – boyun gençleştirme uygulaması sonrasında cildin yüzeyinde herhangi bir uygulama izi olmuyor. Bu sayede hastalar uygulamadan hemen sonra işlerine ve sosyal hayatlarına dönebiliyor.

Hangi bölgelerde kullanılabilir?


F.D.A onaylı, sonuçları kanıtlanmış, güvenli bir yöntem olan ultralift (HİFU) ile sarkan çene bölgesi toparlanabilir, gıdı ve boyun sarkmaları düzeltilebilir, düşen kaşlar kaldırılabilir, torbalanmış göz kapakları düzeltilebilir, göz ve ağız çevresi kırışıklıkları başta olmak üzere yüz ve boyun dekoltedeki kırışıklıklar düzeltilebilir. Ameliyatsız yüz germe ve ameliyatsız yüz gençleştirme için bazen tek başına, bazen de cilt gençleştirmek için kullanılan lazerler ile kombine edilebilir.  Cildin sıkılığını yitirmesi sebebi ile sarkma yaşanan kaş, alın, yanak, ağız kenarı, yüz konturu, çene hattı, gıdı bölgesi, dekolte bölgesi ve kırışan göz çevresinde ameliyatsız toparlanma ve gençleşme sağlanır.  Ameliyatsız yüz gençleştirme, yüz cildi ve “jaw line” diye tabir edilen çene çizgisinde sarkmaları olan hastalarda yanaklara, gıdı bölgesindeki sarkmayı düzeltmek amacıyla boyuna, kaş kaldırmak amacıyla kaş-alın bölgesine, göz dış ve alt kısmındaki kırışıklıkları azaltmak amacı ile göz çevresine, dekolte bölgesindeki kırışıklıkları düzeltmek amacıyla dekolteye uygulanır.
 

Nasıl Uygulanıyor?


Ultrasonik yüz ve boyun gençleştirme sırasında ultrason dalgalarını taşıyan uygulama başlığı cilde temas ettirilerek cilt ve cildin alt katmanları monitörde görüntülenir. Belirlenen uygulama alanlarında, cildin 1,5 - 3 mm ve 4,5 mm altına odaklanmış ses dalgaları ile bu bölgelerde kollajen üretimini uyaran ısı hasarları oluşturulur ve yeni kollajen yapımı uyarılarak güçlü bir sıkılaşma etkisi meydana gelir. Bu işlem sırasında cilt yüzeyi uygulamadan etkilenmez. Tedavide, ısı enerjisi veren ses dalgaları monitör ile kontrol edilerek istenen doku derinliğine odaklanır ve cildin üst tabakalarına zarar vermeden deri altındaki bağ dokusunda kollajen üretimini artıran küçük ısı hasarları oluşturulur. Ameliyatsız bir cilt sıkılaştırma yöntemidir ve zamanın, yerçekiminin ciltte yarattığı kollajen azalması, gevşeme ve sarkmalar 30-60 dakikalık tek bir seans ardından elde edilen cilt altı bağ dokusu yenilenmesi ve güçlenmesi ile tedavi edilir. Uygulama sırasında hissedilenler kişiden kişiye farklılık gösterse de, hastalar hissettikleri acıyı anlık “iğne batması” ya da “elektriklenme” olarak tanımlar. Hastaların tercihine bağlı olarak sedasyon uygulaması ile ağrı hissini tamamen engellemek mümkündür.

Uzmanına Sor / Görüntülü Görüşmeler ve Sağlık Hizmetleri Evinizde