Aromaterapinin Tarihi Nasıldır?

Her ne kadar "Aromaterapi" ismi 20.yüzyıla kadar kullanılmasa da, güzel kokulu bitkiler insanların ilgisini her zaman çekmiştir. Bitkiler ile tedavi binlerce yıl öncesine kadar uzanmakta olup, bu konuyu belli bir coğrafya ile kısıtlandırmak doğru değildir. Dünyanın tüm bölgelerinin aromatik bitkilerinin sağlık ile ilgili kullanımına dair bir geçmişi vardır. Aslında insanoğlunun bugünden 60,000 yıl (Erichsen-Brown) öncesinde bile aromatik bitkilerden faydalandığı bilinmektedir. 1975’de arkeolojik bir kazı sırasında; Civanperçemi, Peygamber çiçeği, Üzüm sümbülü, Ebegümeci ve diğer bazı bitkiler Neandertal iskeletlerinin fosillerinin yanında bulunmuştur.




Eski Çin, Hindistan ve Tibet’ten Ortadoğu’ya, Mezopotamya’dan Amerika yerlilerine, Afrika’da Eski Roma’ya kadar farklı coğrafyadaki kültürlerin, kendi tarihsel gelişimleri içerisinde endemik bitkilerini farklı ritüeller ile uyguladığı bilinmektedir. Eski zamanlarda bu bitkilerin yakılmasından elde edilen duman ile hastalık ve diğer kötülüklerden korunmak istenmiştir. Aromatik bitkiler, vücuda sürülerek, koklanarak hastalıklardan korunmaya ve bedeni güçlendirmeye, hem de güzel kokmaya kadar geniş bir alanda yer bulmuşlardır. Damıtma (Distilasyon) ile esansiyel yağların elde edilmesini 10.yüzyılda İranlılar keşfetmiştir. Böyle düşünüldüğünde aromaterapinin tarihinin gerçekte bin yıl öncesine dayandığı söylenebilir.

Keşiflerle Avrupa’ya gelen bitkisel kokulu maddelerin de etkisiyle, 16.yüzyıldan itibaren Batı Avrupa’da parfümeride önemli gelişmeler olmuştur. İngiltere’de 19.Yüzyıl ortalarına kadar kekik, lavanta uçucu yağlarının hijyen sağlamak amacıyla hastanelerde kullanılmış olduğu kayıtlıdır.
 

Uzmanına Sor / Görüntülü Görüşmeler ve Sağlık Hizmetleri Evinizde