IgA Vasküliti (Henoch- Schönlein purpurası)
IgA Vasküliti (Henoch- Schönlein purpurası) nedir?
Ig a vasküliti (Henoch-Schönlein purpurası) küçük çaplı kan damarlarının tutan, çocukluk çağının en sık görülen vaskülitidir (damar iltihabı). Bu vaskülit genellikle deri, barsak ve böbreğin küçük damarlarını etkiler.
Belirtileri nelerdir?
- Cilt tutulumu: Döküntü çoğunlukla ilk bulgudur. Ciltten kabarık mor renkte basmakla solmayan purpura olarak adlandırılan cilt altında kırmızı kanama odakları şeklindedir. Başlangıçta döküntüler kırmızı iken giderek mor bir renk alır. Purpura özellikle sıklıkla bacaklar ve kalçada olmakla birlikte daha az sıklıkla kollar ve nadiren de gövdede çıkabilir. Önemli bir deri bulgusu cilt altı şişliklerdir. En sık el, ayak, saçlı deri, alında skrotumda olabilir.
- Eklem tutulumu: Eklem ağrısı ve/veya artrit (eklem iltihabı) ikinci sıklıkta görülen klinik bulgularındandır ve olguların yüzde 60-84’ünde görülür. Olguların yaklaşık dörtte birinde döküntülerden önce ortaya çıkabilir. Sıklıkla dizler, ayak bilekleri, dirsekler ve el bilekleri tutulur nadiren el bileği ve parmaklar etkilenebilir. Eklemde şişlik ağrı, hassasiyet ve hareket kısıtlılığı olur. Eklem bulguları birkaç gün ya da haftada tamamen iyileşir, kalıcı hasar bırakmaz.
- Gastrointestinal sistem tutulumu: Mide bağırsak sistemi tutulumu hastaların yüzde 60-70’inde gözlenir. Karın ağrısı, bulantı, kusma görülür. Hastaların çoğunluğunda dışkıda gizli veya belirgin kanama olmasına karşın yüzde 5 olguda ciddi boyutta kanama gelişebilir. Gastrointestinal tutulumda kanama dışında yaşamı tehdit eden en ciddi komplikasyonlar invajinasyondur. (Bağırsakların iç içe geçmesi). Karın ağrısı genelde deri bulgularını izlerse de bazı çocuklarda hastalığın başlangıcında şiddetli karın ağrısı olabilmekte, bu durumda tanı karışıklığına yol açabilir.
- Böbrek tutulumu: Böbrek tutulumu hastaların yüzde 10-50’sinde görülür. Hastaların yüzde 80′inde ilk 4 haftada, geri kalan yüzde 20’sinde ikinci ve üçüncü aylarda ortaya çıkar. Böbrek tutulumunun en erken bulgusu genellikle hematüridir (idrarda kan olması) ve böbrek tutulumuna ait bulgular geniş bir spektrum gösterir. Mikroskopik ve/veya makroskopik hematüri, proteinüri, daha seyrek olarak nefrotik sendrom, akut nefritik sendrom, hipertansiyon ve akut böbrek yetmezliğine kadar uzanan değişik klinik tablolar görülebilir. Hastaların yüzde 5’inden azında ilerleyici böbrek hasarı gelişir.
- Diğer klinik bulgular: Hastaların yüzde 1-8 inde santral sinir sistemi tutulumu meydana gelir. Merkezi sinir sisteminin (MSS) vasküliti sonucu havale geçirme, kanama, koma, EEG anormallikleri ve paraliziler gelişebilir. Akciğer tutulumu nadirdir. Akciğer damarlarının tutulumuna bağlı olarak bağlı olarak kanama nadiren görülebilir.