Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları
Çocuk İmmünolojisi ve Alerjisi Kliniği Nedir?
Liv Hospital Vadistanbul Çocuk İmmünolojisi ve Alerjisi Kliniği’nde alerjik ve immün sistem hastalıklarının tanı, takip ve tedavisi alanında uzman hekimler tarafından yapılır.
Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları, genetik ve çevre faktörlerinin etkileşimi ile ortaya çıkan alerjik hastalıkların tanı ve tedavisi ile ilgilenen bilim dalıdır. Bilimsel olarak tanımlamak gerekirse alerji, bağışıklık sistemimizin yabancı maddelere karşı verdiği anormal bir yanıttır. Günlük yaşamda sevmediğimiz, hoşlanmadığımız ama zararı olmayan kişilere karşı kullandığımız kimine göre gereksiz tepkilerdir, aslında. Aynı zamanda immün yetmezlik ve enfeksiyon tipleri gibi immünolojik temelli pek çok hastalığın tanı ve tedavilerinin uluslararası düzeyde yapıldığı bölümdür.
Alerjik Hastalıklar Nelerdir?
Alerjik ve İmmünolojik kaynaklı pek çok hastalık bulunur. Bunlar arasında en sık görülenleri;
- Alerjik nezle
- Saman nezlesi ya da bahar nezlesi olarak bilinen alerjik rinit
- Alerjik olan ve olmayan bronşiyal astım
- Atopik dermatit olarak tanımlanan besin ve deri alerjileri
- Böcek alerjileri
- Tekrarlayan hışıltı atakları
- İlaç alerjileri ve anafilaksi olarak tanımlanan ve acil müdahalenin gerekli olduğu ölümcül derecede ağır alerjik reaksiyonlar yer alır.
Alerji Belirtileri Nelerdir?
Halk arasında bağışıklık sistemi olarak bilinen immün sistemde farklı sebeplerden dolayı görülen zayıflık kendisini sık sık enfeksiyon hastalıklarına yakalanma olarak gösterirken, alerjik hastalıklar çoğunlukla kendini aşağıdaki belirtiler ile gösterir:
- Hapşırık
- Burun akıntısı, kaşıntı
- Öksürük
- Hırıltı
- Nefes darlığı
- Ciltte kaşıntı ve kızarıklık
- Yüzde, dudaklarda ve gözde şişlik
- Gözlerde kızarıklık ve kaşıntı
- Tansiyon düşüklüğü
- Bayılma
Bu şikayetleriniz alerjik bir hastalığa bağlı olabilir. Bu bulguların hafif olabileceği gibi ölümcül sonuçlanabilecek anafilaksi gibi de ağır seyredebileceği unutulmamalıdır. Alerjik hastalıklara tanı konulması deneyim gerektirir.
Alerjik hastalık algısı oldukça yaygındır. Bir çok alerji benzeri semptom ve bulgu (özellikle cilt bulguları) yanlış olarak alerjik hastalıklara yorumlanmaktadır. Bu durum gereksiz tetkiklerin yapılmasına ve tedavilere neden olmaktadır. Alerji ve immünoloji uzmanı tarafınızdan klinik ve laboratuvar olarak değerlendirilmeniz ile bu durumu açıklığa kavuşturabilirsiniz.
Kimi zaman kendinde alerjik hastalık olduğunu düşünenlerin yanıldıklarını yanlış tanı yüzünden gereksiz yere tedavi aldıklarını ya da hayatlarını kısıtladıklarını görüyoruz. Bu nedenle belirtilerin mutlaka alerji ve klinik immünoloji uzmanı tarafından değerlendirilmesi gereklidir.
Alerji Neden Olur?
Alerji genetik yatkınlığı olan yani anne, babası ya da kardeşlerinde alerjik hastalığı olan bireylerde çevresel faktörlerin etkisiyle ortaya çıkar. Genetik yani kalıtımsal özellikler alerjik hastalıkların ortaya çıkması açısından önemlidir. Son yıllarda giderek artan alerjik hastalıkların sıklığı “hijyen hipotezi” ile açıklanmaya çalışılmaktadır. Bu hipoteze göre sosyal ve ekonomik gelişime paralel olarak doğal yaşamdan uzaklaşılması bağışıklık sistemimizin farklı yönde davranışlarına neden olmaktadır. Doğal yaşamdan uzaklaşma, yoğun aşılama programları ile enfeksiyonlardan korunma, beslenme alışkanlıklarının değişimi, çekirdek aile yaşamı, hava kirliliği, tütün dumanına maruz kalınması vb gelişen dünyamızdaki yaşam tarzlarımızdaki değişiklikler alerjik hastalıkların gelişimine zemin hazırlamaktadır. Bu süreçte bağışıklık sistemimizde olması gereken ve yabancı maddelere karşı verilmesi gereken normal yanıtlarda değişiklikler olur. Ve sonuç olarak genellikle hayatın ilk yıllarından başlamak üzere vücudumuza yabancı ama zararı olmayan maddelere (ev tozu akarları, polenler, besinler vb) karşı IgE olarak adlandırdığımız antikorlar üretilmeye, duyarlılaşma başlar.
Sonunda zararsız olarak bilinen maddeler birey için “antijen” haline gelmiştir. Alerjen olarak adlandırılan bu antijenler solunum yoluyla, deri, ağızdan ya da enjeksiyon ile vücudumuza girebilir. Antijene özgün IgE yapısındaki antikorlar mast hücrelerinin yüzeyinde tepkimeye girerek bu hücrelerden histamin ve çeşitli maddelerin salınımına neden olurlar. Ve o bölgede ani başlayan reaksiyon meydana gelir. Bulgularda organa göre farklılıklar gösterir. Bu reaksiyonlar hafif olabildiği gibi yaşamı tehdit eden anafilaksi (şok) gibi de olabilir. Örneğin; bahar ayında polenlere maruz kalan bir kişide burun semptomları ortaya çıkarken başka birinde astım bulguları görülebilir.
Alerji ve Bağışıklık Sistemi Hastalıkları Nedir?
Alerjik hastalıklar günümüzde oldukça sık görülüyor. Ülkelerin sosyo ekonomik düzeyindeki gelişmişliklerine bağlı olarak bu oranlar değişir. Vücudumuza giren alerjen olarak adlandırılan yabancı maddelere karşı verilen anormal yanıt sonucunda çeşitli bulgular ortaya çıkar. Bulgular çok hafif düzeyde olabileceği gibi yaşamı tehdit edecek boyutlarda da olabilir.
Alerjik reaksiyonun geliştiği organlara bağlı olarak hastalıklar oluşur. Solunum sisteminde alerjik reaksiyonlar burunda olursa alerjik rinit, akciğerlerde hava yollarında olursa astım ortaya çıkar. Her iki organımız solunum sisteminin birer öğesi olduğu için her iki hastalığın sıklıkla birlikte görüldüğünü unutmamak gerekir. Tedavisinde de bu durum göz önünde bulundurularak yapılmalıdır. Aksi taktirde tedavi konusunda başarı sağlanmayabilir.
Alerjenler sadece solunum yolu ile alınmaz. Yiyecekler ile aldığımız besin proteinleri de alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Günümüzde besin alerjileri anafilaksinin en önemli nedenini oluşturur. Ancak besin alerjenleri anafilaksi dışında diğer hastalıklara da neden olabilir. Eozinofilik özafajit, proktokolit ya da atopik dermatit (egzema) gibi hastalıkların gelişiminde de rol oynayabilir. Bu hastalıkların tanısı ve tedavisi diğerlerinden oldukça farklılık gösterir.
Diğer yandan arı sokmalarına bağlı ciddi anafilaksi gibi alerjik reaksiyonlar gelişebilir. Bu reaksiyonlar ölümcül olabilir. İlaçları da unutmamak gerekir. Damardan/kas içine yapıldığında ya da ağız yolu ile alındığında anafilaksi gibi ağır reaksiyonlar gelişebilir. Sonuçları itibariyle anafilaksiye neden olan durumlarda tanısal işlemler sırasında da anafilaksi gelişebileceği unutulmamalıdır. Bu işlemlerin mutlaka acil müdahale yapılabilecek kliniklerde ve deneyimli alerji ve klinik immünoloji uzmanları tarafından yapılması önemlidir.
Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Neye Bakar?
- Astım
- Anafilaksi
- Besin Alerjisi
- İlaç Alerjisi
- Göz Alerjileri
- Herediter Anjioödem
- Alerjik Rinit
- Atopik Dermatit (Egzama)
- Ürtiker (Kurdeşen)
- Kontakt Dermatit
- Böcek Alerjileri
- Primer İmmün Yetmezlikleri (Bağışıklık Sistemi Yetmezlikleri)
- Kronik Granülamatöz Hastalık
- Yaygın Değişken İmmün Yetmezlikleri
- Selektif İmmünoglobulin A Eksikliği
- Ağır Kombine İmmün Yetmezlikler