Backrgound Image

Kifoz

Calendar Icon
13 Kasım 2023
İçindekiler
  • Kifoz Tedavisinde Destekleyici Tedaviler
  • Kifoz Nedir?
  • Kifoz Nedenleri
  • Kifoz Tanısı
  • Kifoz Çeşitleri
  • Kifoz Tedavi Yöntemleri
  • Kifoz Korsesi
  • Kifoz Egzersizleri
  • Kifoz Hakkında Sık Sorulan Sorular 
Copy Icon
Twitter Icon
Facebook Icon
Lınkedin Icon



Kifoz rahatsızlığı küçük bir boyuttayken kişiyi çok rahatsız etmezken, önemli bir boyutta olduğunda insan yaşamında büyük problemlere yol açabilir. Kifoz sorunu kişinin günlük yaşamda yaptığı iş ve hareketlerden kaynaklanır. Bu sorunu engellemek için bireyler hareketli bir yaşama özen göstermeli ve duruşuna dikkat etmelidir. Omurganın duruşu kişide hem fiziksel hem de ruhsal yönden önem taşır. Kişi günlük yaşamına normal bir beden sağlığıyla devam edebilmesi için kifoz gibi rahatsızlıklara karşı önlem almalıdır.

Kifoz Nedir?

İyi postür (duruş) vücudun doğru ve daha az çabayla çalışmasını sağlarken, kötü postür kasların boş yere kasılmasına neden olarak doğru bir şekilde görevini yerine getirememesine sebep olur. Kaslar görevlerini yerine getiremediği sırada iskelet sisteminde dengesiz durumlar oluşabilir ve dengesiz durumlar sonucunda hem bel çukurunda hem de sırt eğriliğinde artmanın aynı sırada görüldüğü duruş bozuklukları meydana gelebilir. Bu duruş bozukluklarına sahip olan bireyler, aynı bölgede bulunan kas ya da kemik grubuna koşu gibi sporlarla uzun ve tekrarlı yük uygularsa sakatlanma ve kronik ağrılara sebep olabilir.

Kifoz Nedenleri

Kifozun birçok farklı nedeni olabilir ve yaşa, genetik faktörlere veya yaşam tarzına bağlı olarak değişebilir:

  • Postüral Kifoz (Duruş Bozukluğuna Bağlı Kamburluk): En yaygın kifoz türüdür. Kötü oturma, ayakta durma alışkanlıkları, uzun süre telefona eğilerek bakma gibi yanlış duruşlar zamanla omurgada eğriliğe neden olabilir. Bu tür kifozda omurga yapısında yapısal bir bozukluk yoktur ve genellikle esnektir.
  • Scheuermann Kifozu (Yapısal Kifoz): Genellikle çocukluk veya ergenlik döneminde başlar. Omurların üçgen şeklinde gelişmesi ve omurlar arasındaki disklerin yapısal bozukluğu nedeniyle oluşur. Bu tür kifozda eğrilik sabittir ve duruşla düzelmez.
  • Konjenital Kifoz (Doğuştan Kamburluk): Bebeğin anne karnındaki gelişimi sırasında omurgada meydana gelen doğumsal anormallikler sonucu ortaya çıkar. Omurların hatalı gelişimi veya birleşmesi bu duruma yol açabilir. Genellikle hızlı ilerleme eğilimindedir.
  • Osteoporoz: Kemiklerin zayıflaması ve kırılgan hale gelmesiyle omurgada kırıklar veya çökmeler meydana gelebilir, bu da kifoz oluşumuna neden olabilir. Özellikle yaşlı kadınlarda sık görülür.
  • Yaşlanma: Yaş ilerledikçe omurga diskleri küçülür ve omurga öne doğru eğilebilir.
  • Omurga Yaralanmaları/Travmalar: Omurgada meydana gelen kırıklar veya diğer travmalar kifoz gelişimine zemin hazırlayabilir.
  • Kas Zayıflığı: Omurga etrafındaki kasların zayıflığı, omurgayı yeterince destekleyememesine ve kifoz gelişimine yol açabilir.
  • İltihaplı Hastalıklar: Omurgada oluşabilecek iltihaplar (örneğin tüberküloz gibi) da kifoza neden olabilir.
  • Sinir ve Kas Hastalıkları: Bazı nöromüsküler hastalıklar da kifoz riskini artırabilir.
  • Yetersiz Beslenme ve Vitamin Eksikliği: Özellikle D vitamini eksikliği gibi durumlar kemik sağlığını etkileyerek kifoza katkıda bulunabilir.

Ciddi Kamburluk ve Postürel Kamburluk Nasıl Ayırt Edilir?

Kamburluk (kifoz), omurganın üst bölümünde normalden fazla eğrilik oluşmasıdır. Ancak bu eğriliğin nedeni ve ilerleyiş şekli önemlidir. Ciddi kamburluk, genellikle yapısal bir soruna bağlıdır ve medikal ya da cerrahi müdahale gerektirebilir. Postürel kamburluk genellikle yanlış duruş alışkanlıklarından kaynaklanır ve yaşam tarzı değişiklikleriyle düzeltilebilir.

Nedenleri farklıdır:

  • Ciddi kamburluk genellikle doğumsal iskelet bozuklukları, Scheuermann hastalığı, omurga travmaları veya ilerleyici dejeneratif hastalıklar gibi yapısal nedenlere dayanır.
  • Postürel kamburluk ise kötü duruş alışkanlıklarından kaynaklanır. Özellikle uzun süreli masa başı çalışmaları, bilgisayar/telefon kullanımı ve fiziksel aktivite eksikliği buna zemin hazırlar.

Başlangıç yaşı ve gelişim süreci farklıdır:

  • Ciddi kamburluk çoğunlukla ergenlik döneminde fark edilir ve zamanla ilerleyebilir.
  • Postürel kamburluk her yaşta gelişebilir ve genellikle yavaş ortaya çıkar.

Omurganın esnekliği farklıdır:

  • Ciddi kamburlukta omurgada şekil bozukluğu vardır ve kişi eğriliği istemli olarak düzeltemez.
  • Postürel kamburlukta kişi sırtını bilinçli olarak dikleştirebilir; bu da eğriliğin yapısal olmadığını gösterir.

Ağrı durumu farklıdır:

  • Ciddi kamburlukta sırt ağrısı, kas spazmları ve zamanla nefes darlığı gibi şikayetler olabilir.
  • Postürel kamburluk genellikle ağrısızdır, ancak uzun vadede boyun ve bel ağrısına yol açabilir.

Tedavi yaklaşımları farklıdır:

  • Ciddi kamburluk fizik tedavi, korse kullanımı ve gerekirse cerrahi gerektirebilir.
  • Postürel kamburluk ise duruş eğitimi, egzersiz ve ergonomik yaşam alışkanlıklarıyla düzeltilebilir.

Röntgen görüntüsüyle ayrım yapılabilir:

  • Ciddi kamburlukta omurların şekli bozulmuş, kama şeklinde olabilir.
  • Postürel kamburlukta omurlar normaldir; sadece duruş bozukluğu gözlenir.

Postürel Kamburluğa Ne Sebep Olur ve Nasıl Önlenir?

Postürel kamburluk, özellikle uzun süre masa başında çalışma, yanlış oturma alışkanlıkları ve egzersiz eksikliği sonucu gelişen bir durumdur. Günümüzde, dijital ekranlara eğilerek uzun süre bakmak bu sorunun yaygınlaşmasında önemli rol oynamaktadır.

Başlıca nedenleri:

  • Uzun süre öne eğilerek çalışmak
  • Bilgisayar veya telefon kullanımında baş ve omuzları öne düşürmek
  • Zayıf sırt ve karın kasları
  • Fiziksel aktivite eksikliği
  • Yanlış yatak veya yastık seçimi

Nasıl önlenir?

  • Ergonomik çalışma ortamı oluşturulmalı (monitör göz hizasında, dik oturma desteği)
  • Gün içinde sık sık pozisyon değiştirmek ve kısa esneme araları vermek
  • Düzenli sırt ve core (gövde) kaslarını güçlendirici egzersizler yapmak
  • Dik duruş alışkanlığı geliştirmek için ayna karşısında çalışmak
  • Uzun süreli cihaz kullanımında ekran mesafesine dikkat etmek

Postürel Kamburluk Nasıl Düzeltilebilir?

Postürel kamburluk, bilinçli alışkanlık değişiklikleri ve düzenli egzersizlerle düzeltilebilecek bir durumdur. Kalıcı hale gelmeden müdahale edilirse tam düzelme mümkündür.

Duruş Farkındalığı Kazanmak:

  • Günde birkaç kez dik duruş pratiği yapmak
  • Aynada ya da telefon kamerasında postür kontrolü yapmak

Egzersiz ve Germe Hareketleri:

  • Sırt kaslarını güçlendiren egzersizler: Supermen, yüzüstü kobra pozisyonu, bantla kürek çekme
  • Göğüs kaslarını geren hareketler: Kapı aralığında göğüs germe, omuz açma hareketleri
  • Core egzersizleri: Plank, karın kaslarını aktive eden çalışmalar

Duruş Düzeltici Aparatlar:

  • Kısa süreli olarak duruş düzeltici korseler kullanılabilir (fizyoterapist önerisiyle)

Fizyoterapi:

  • Fizyoterapistler tarafından özel duruş analizleri ve bireysel egzersiz programları oluşturulabilir

Yoga ve Pilates:

  • Duruş farkındalığını artıran, kas dengesini sağlayan ideal yöntemlerdir

Kifoz Tanısı

Kifoz tanısı koymak için önce hastanın öyküsü ve şikayetleri dinlenir (sırt ağrısı, duruş bozukluğu, yorgunluk vb.). Ardından fizik muayene ile omurgadaki eğrilik, omuz hizası ve esneklik değerlendirilir. Kesin tanı için yan omurga röntgeni çekilir. Bu filmde kifozun açısı ölçülür (normalde 20–45° arasıdır). 45° üzerindeki değerler kifoz olarak kabul edilir. Gerektiğinde MR veya BT görüntüleme istenerek omurga ve sinir yapıları detaylı incelenir. Çocuklarda büyüme durumu da değerlendirilir.

Fiziksel Muayene

Kifoz şüphesinde fiziksel muayene, hastanın ayakta ve öne eğilmiş pozisyonda değerlendirilmesiyle başlar.

  • Omurgadaki eğrilik gözlemlenir.
  • Omuz ve kürek kemiklerinin simetrisi kontrol edilir.
  • Sırt kaslarının durumu ve omurganın esnekliği incelenir.
  • Eğrilik kişinin istemli hareketiyle düzeliyorsa postürel, düzelmiyorsa yapısal olabilir.
  • Gerekirse nörolojik muayene ile refleksler ve kas gücü de değerlendirilir.

Görüntüleme Yöntemleri

Kifozun teşhisinde kullanılan başlıca görüntüleme yöntemleri şunlardır:

  • Röntgen (X-ray): Kifoz teşhisinde en sık kullanılan ve temel görüntüleme yöntemidir. Omurganın lateral (yan) ve anteroposterior (ön-arka) grafileri çekilerek omurganın eğriliği, eğrilik derecesi (Cobb açısı ölçümü ile), omurların yapısı ve varsa şekil bozuklukları detaylı olarak incelenir. Ayakta çekilen röntgenler, omurganın doğal ağırlık altındaki durumunu gösterdiği için daha doğru sonuçlar verebilir.
  • Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG - MRI): Özellikle kifozun nedenini araştırmada veya sinir basısı şüphesi olduğunda tercih edilen bir yöntemdir. MRG, yumuşak dokuları (omurilik, sinirler, diskler, bağlar) çok daha detaylı gösterir. Böylece, omurilik sıkışması, tümörler, enfeksiyonlar veya disk hernileri gibi durumların kifozla ilişkisi değerlendirilebilir.
  • Bilgisayarlı Tomografi (BT - CT): Özellikle kemik yapıların detaylı incelenmesi gerektiğinde kullanılır. Omurlardaki kırıklar, kemik defektleri veya cerrahi planlaması öncesinde üç boyutlu görüntüler elde etmek için faydalıdır. Ancak, radyasyon maruziyeti nedeniyle rutin kifoz teşhisinde ilk tercih değildir.
  • Postürografi: Özellikle postüral kifozun değerlendirilmesinde ve hastanın duruş bozukluklarının objektif olarak ölçülmesinde kullanılabilen bir yöntemdir. Denge ve ağırlık dağılımı hakkında bilgi verir.
  • Kemik Yoğunluğu Ölçümü (DEXA): Kifozun nedeni osteoporoz (kemik erimesi) ise kemik yoğunluğunu değerlendirmek için DEXA taraması yapılabilir. Bu, özellikle yaşlı hastalarda önemlidir.

Solunum Fonksiyon Testi

Solunum fonksiyon testi (SFT), akciğerlerin ne kadar iyi çalıştığını, ne kadar hava alabildiğini ve bu havayı ne kadar etkili şekilde dışarı atabildiğini ölçen bir testtir. Kifozlu hastalarda bu testin yapılması şu nedenlerle önemlidir:

  • Akciğer Kapasitesinin Değerlendirilmesi: Şiddetli kifoz, omurganın göğüs kafesini sıkıştırması nedeniyle akciğerlerin tam olarak genişlemesini engelleyebilir. Bu durum, akciğer kapasitesinde azalmaya yol açabilir. SFT, bu azalmanın derecesini belirlemeye yardımcı olur.
  • Solunum Kısıtlılığının Tespiti: Kifoz, kısıtlayıcı bir akciğer hastalığına neden olabilir. SFT sonuçları (özellikle zorlu vital kapasite - FVC ve zorlu ekspirasyon hacmi - FEV1 değerleri), solunum kısıtlılığının varlığını ve şiddetini ortaya koyabilir.
  • Tedavi Öncesi ve Sonrası Değerlendirme: Cerrahi müdahale planlanan hastalarda ameliyat öncesi solunum fonksiyonlarının değerlendirilmesi, risk analizi açısından önemlidir. Ameliyat sonrası yapılan SFT'ler ise tedavinin solunum üzerindeki etkisini izlemeye yardımcı olabilir.
  • Semptomların Objektif Belgesi: Kifoz nedeniyle nefes darlığı çeken hastaların semptomlarının objektif olarak belgelenmesine yardımcı olur.

Kifozlu hastalarda solunum fonksiyon testleri genellikle normalden düşük sonuçlar verebilir. Bu test sonuçları, doktorların hastanın genel durumunu daha iyi anlamasına ve uygun tedavi planını oluşturmasına yardımcı olur.

Kifoz Çeşitleri

Kifoz, omurganın sırt bölgesindeki anormal eğriliği olup, farklı nedenlere ve özelliklere göre çeşitli türlere ayrılır. İşte başlıca kifoz çeşitleri:

Postüral Kifoz (Duruş Bozukluğuna Bağlı Kamburluk):

  • En yaygın kifoz türüdür.
  • Genellikle kötü duruş alışkanlıklarından (örneğin, ders çalışırken veya bilgisayar kullanırken öne eğik durmak, uzun süre telefonla ilgilenmek) kaynaklanır.
  • Yapısal bir omurga bozukluğu yoktur, yani omurların kendisinde bir şekil bozukluğu bulunmaz.
  • Eğrilik esnektir ve kişi doğru duruşu benimsediğinde veya sırtüstü uzandığında genellikle düzelir.
  • Genellikle ağrısızdır veya hafif ağrıya neden olur.
  • Her yaşta görülebilse de, özellikle ergenlik dönemindeki gençlerde ve uzun süre masa başında çalışan yetişkinlerde yaygındır.

Scheuermann Kifozu

Scheuermann Kifozu (veya Scheuermann Hastalığı), genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkan ve omurganın yapısal bir kamburluk türüdür. Postüral (duruş bozukluğuna bağlı) kifozdan farklı olarak, Scheuermann kifozunda omurların kendisinde kalıcı deformiteler bulunur ve eğrilik bilinçli bir çabayla düzeltilemez.

Scheuermann Kifozunun Nedenleri

Scheuermann kifozunun kesin nedeni tam olarak anlaşılamamıştır, ancak çeşitli faktörlerin bir kombinasyonunun rol oynadığı düşünülmektedir:

  • Omurların Kama Şeklinde Gelişmesi: En temel özellik, omurların ön kısmının arka kısmına göre daha yavaş büyümesidir. Bu durum, omurların kama şeklinde (üçgenimsi) deforme olmasına yol açar. Genellikle üç veya daha fazla ardışık omurun bu şekilde kamalaşması tanı koydurucudur.
  • Genetik Yatkınlık: Ailesel geçişin olduğu düşünülmektedir. Scheuermann kifozu olan kişilerin ailelerinde benzer durumların görülme olasılığı daha yüksektir. İkiz çalışmaları, genetik faktörlerin etkili olduğunu desteklemektedir.
  • Biyomekanik Faktörler: Omurların uç plaklarındaki (omurlar ile diskler arasındaki kıkırdak yapılar) düzensizlikler ve zayıflıklar, disk materyalinin omurların içine doğru fıtıklaşmasına neden olabilir. Bu duruma Schmorl nodülleri denir ve Scheuermann kifozunun tipik radyolojik bulgularından biridir.
  • Kan Akışı Bozuklukları: Bazı teoriler, omurların büyüme plaklarındaki (epifiz) kan dolaşımının bozulmasının, kemik gelişimini etkileyerek kifoza neden olabileceğini öne sürmektedir.
  • Kollajen ve Proteoglikan Anormallikleri: Omurga dokularındaki kollajen ve proteoglikan gibi yapısal proteinlerin oranlarında veya kalitesindeki anormallikler de omurların normal büyümesini etkileyebilir.
  • Artmış Büyüme Hormonu: Nadiren de olsa, büyüme hormonu seviyelerindeki anormalliklerin de Scheuermann kifozu gelişiminde rol oynayabileceği düşünülmektedir.

Scheuermann kifozu en sık sırt (torasik) bölgesinde görülür, ancak sırt-bel (torakolomber) veya sadece bel (lomber) bölgesinde de ortaya çıkabilir. Erkeklerde kızlara göre daha sık görüldüğü belirtilmiştir.

Scheuermann Kifozunun Belirtileri

Scheuermann kifozunun belirtileri eğriliğin şiddetine ve etkilenen bölgeye göre değişebilir:

  • Görünür Kamburluk (Kifoz): En belirgin semptom, sırtın üst kısmında fark edilen belirgin ve sert bir kamburluktur. Bu kamburluk, postüral kifozun aksine, kişi dik durmaya çalıştığında veya sırtüstü yattığında düzelmez. Yan profilden bakıldığında keskin açılı bir eğrilik görülebilir.
  • Sırt Ağrısı: Özellikle ergenlik döneminde en sık görülen semptomlardan biridir. Ağrı genellikle kamburluğun en tepe noktasında (apeks) yoğunlaşır ve fiziksel aktiviteyle, uzun süre ayakta durmakla veya oturmakla artabilir, dinlenmeyle azalır.
  • Hareket Kısıtlılığı: Omurganın esnekliği azalabilir, bu da eğilme, dönme gibi hareketlerde kısıtlılığa yol açabilir. Özellikle sırtı geriye doğru bükme (ekstansiyon) hareketi zorlaşır.
  • Duruş Bozukluğu: Kamburluk nedeniyle baş vücuda göre öne doğru kayabilir. Vücudun dengesini sağlamak için bel bölgesinde telafi edici bir artış (hiperlordoz) görülebilir.
  • Hamstring Kaslarında Gerginlik: Uyluğun arkasındaki kaslarda (hamstringler) gerginlik veya kısalık sıkça eşlik eden bir bulgudur.
  • Yorgunluk: Omurganın normalden farklı bir şekilde çalışması ve kasların ek yük taşıması nedeniyle yorgunluk hissi ortaya çıkabilir.
  • Psikolojik Etkiler: Özellikle ergenlik dönemindeki bireylerde belirgin kamburluk, kozmetik kaygılara ve dolayısıyla özgüven sorunlarına veya sosyal izolasyona yol açabilir.
  • Nadir Görülen Ciddi Belirtiler: İleri ve şiddetli vakalarda nadiren de olsa omurilik veya sinir köklerinin sıkışmasına bağlı olarak bacaklarda ağrı, uyuşma, güçsüzlük veya bağırsak/mesane kontrolünde problemler görülebilir. Çok şiddetli eğriliklerde akciğer kapasitesinde azalma ve nefes darlığı da meydana gelebilir.

Konjenital Kifoz (Doğuştan Kamburluk):

  • Bebeğin anne karnındaki gelişimi sırasında omurgada meydana gelen doğumsal anormallikler sonucu oluşur.
  • Omurların hatalı gelişimi (örneğin, bir veya daha fazla omurun tamamen oluşmaması veya kaynaşması) bu duruma yol açar.
  • Genellikle ilerleyici bir eğriliktir ve erken müdahale gerektirebilir.
  • Ciddi vakalarda omurilik sıkışması gibi nörolojik sorunlara neden olabilir.

Yaşa Bağlı Kifoz (Senil Kifoz):

  • Yaşlanmaya bağlı olarak ortaya çıkan kifoz türüdür.
  • Osteoporoz (kemik erimesi), omurlar arası disklerin dehidrasyonu (su kaybı ve küçülmesi) ve kas zayıflığı gibi faktörler rol oynar.
  • Osteoporoza bağlı omurga kırıkları (kompresyon kırıkları) kifozun belirgin bir nedeni olabilir.
  • Genellikle ilerleyici ve ağrılı olabilir.

Nöromüsküler Kifoz:

  • Serebral palsi, spina bifida, müsküler distrofi gibi sinir ve kas hastalıkları olan kişilerde görülebilir.
  • Kas zayıflığı veya spastisite (kas sertliği) nedeniyle omurgayı destekleyememe sonucu oluşur.
  • Genellikle diğer omurga deformiteleri (skolyoz gibi) ile birlikte görülebilir.

Travmatik Kifoz:

  • Omurgada meydana gelen kırıklar veya ciddi yaralanmalar sonrası gelişen kifozdur.
  • Omurun çökmesi veya deforme olması sonucu oluşur.

Enfeksiyöz Kifoz (Pott Hastalığı):

  • Omurganın tüberkülozu (Vertebral Tüberküloz) gibi enfeksiyonlar sonucu omurların hasar görmesiyle oluşan kifozdur.

Tümöre Bağlı Kifoz:

  • Omurgada gelişen tümörler (iyi huylu veya kötü huylu) omurga yapısını bozarak kifoza neden olabilir.

Duruşa Bağlı Kamburluk (Postürel Kifoz) Nedir?

Günlük hayatta yanlış oturma, ayakta durma veya uzun süreli masa başı çalışmaları gibi alışkanlıklar sonucu gelişen kamburluktur. Genellikle ergenlerde ve genç erişkinlerde görülür. Omurga yapısında bozulma yoktur; kişi sırtını bilinçli olarak dikleştirebilir. Egzersiz ve duruş eğitimiyle düzeltilebilir.

Yapısal Kamburluk Nedir?

Omurganın kemik yapısındaki bozulmalara bağlı gelişen ve düzeltilemeyen kifoz türüdür. Omurlar şekil değiştirmiştir ve eğrilik sabittir. Scheuermann hastalığı, doğumsal bozukluklar, travmalar veya yaşa bağlı kemik kayıpları yapısal kamburluğa neden olabilir. Tedavi süreci daha uzun ve bazen cerrahidir.

Scheuermann Kifozu Nedir?

Ergenlik çağında ortaya çıkan yapısal bir kifoz türüdür. Omurlar ön taraftan daha fazla çöker ve kama şeklini alır. Bu da sırtın orta bölümünde belirgin kamburluğa yol açar. Postürel kifozdan farkı, eğriliğin istemli olarak düzeltilememesidir. Röntgenle tanı konur, ilerlemiş vakalarda korse veya cerrahi gerekebilir.

Doğuştan Kifoz (Konjenital Kifoz) Nedir?

Bebek doğduğunda omurgadaki kemiklerin eksik veya anormal gelişmesi sonucu ortaya çıkan kifoz türüdür. Genellikle erken yaşta fark edilir ve zamanla ilerleyebilir. Diğer organ anomalileriyle birlikte görülebilir. Erken tanı çok önemlidir; genellikle cerrahi müdahale gerekebilir.

Kifoz Tedavi Yöntemleri

Kifozun tedavi yöntemleri, kifozun türüne, şiddetine, hastanın yaşına ve semptomlarına göre değişiklik gösterir. Tedavinin temel amacı, eğriliğin ilerlemesini durdurmak, duruşu düzeltmek, ağrıyı azaltmak ve solunum fonksiyonlarını iyileştirmektir.

Konservatif Tedavi Yöntemleri

Genellikle hafif ve orta dereceli kifozlarda, özellikle postüral kifozda ilk tercih edilen yöntemlerdir.

Fizik Tedavi ve Egzersiz:

  • Duruş Egzersizleri: Doğru duruş alışkanlıklarını geliştirmeye yönelik egzersizler.
  • Sırt ve Karın Kaslarını Güçlendirme: Omurgayı destekleyen kasları güçlendirerek duruşu iyileştirmeyi hedefler.
  • Esneklik Egzersizleri: Omurga ve çevresindeki kasların esnekliğini artırır.
  • Nefes Egzersizleri: Akciğer kapasitesini artırmaya ve solunum fonksiyonlarını iyileştirmeye yardımcı olabilir.
  • Fizik tedavi, özellikle postüral kifozda çok etkilidir ve Scheuermann kifozunun ilerlemesini yavaşlatmada da kullanılabilir.

İlaç Tedavisi:

  • Ağrı ve iltihabı azaltmak için ağrı kesiciler ve antienflamatuar ilaçlar kullanılabilir.
  • Osteoporoza bağlı kifozda kemik yoğunluğunu artırıcı ilaçlar reçete edilebilir.

Ağrı Yönetimi:

  • Fizik tedaviye ek olarak, ısı veya soğuk uygulamaları, masaj gibi yöntemler ağrıyı hafifletmeye yardımcı olabilir.

Korse Tedavisi

  • Amaç: Özellikle Scheuermann kifozunda, büyüme çağındaki çocuklarda eğriliğin ilerlemesini durdurmak veya azaltmak amacıyla kullanılır.
  • Çalışma Prensibi: Omurgayı dışarıdan destekleyerek ve belirli bir pozisyonda tutarak eğriliğin düzelmesine yardımcı olur.
  • Kullanım: Korse, genellikle günde belirli saatler (genellikle 16-23 saat) boyunca giyilmelidir. Tedavi süresi, eğriliğin derecesine ve hastanın büyüme potansiyeline bağlı olarak değişir.
  • Etkinlik: Korse tedavisi, omurga büyümesi devam ederken en etkilidir. Büyüme tamamlandıktan sonra eğriliği düzeltme yeteneği azalır, ancak ilerlemesini engellemeye yardımcı olabilir.
  • Korse Çeşitleri: Farklı tipte korseler (örneğin, Boston korse) mevcuttur ve hastanın durumuna göre doktor tarafından belirlenir.

Cerrahi Tedavi

Endikasyonlar (Ne Zaman Gerekli Olur?):

  • Şiddetli Eğrilikler: Genellikle 70-80 derecenin üzerindeki kifozlarda cerrahi tedavi düşünülür.
  • İlerleyici Eğrilik: Konservatif tedaviye rağmen ilerlemeye devam eden eğrilikler.
  • Şiddetli Ağrı: Konservatif yöntemlerle kontrol altına alınamayan şiddetli ve kronik ağrı.
  • Nörolojik Defisitler: Omurilik veya sinir sıkışmasına bağlı olarak ortaya çıkan güçsüzlük, uyuşma, his kaybı gibi belirtiler.
  • Kozmetik Kaygılar: Hastanın duruşundaki belirgin bozukluk nedeniyle yaşam kalitesinin düşmesi.
  • Solunum Problemleri: Akciğer fonksiyonlarını ciddi şekilde etkileyen kifoz.
  • Konjenital Kifoz: Genellikle ilerleyici olduğu için erken yaşta cerrahi müdahale gerektirebilir.

Cerrahi Yöntemler:

  • Spinal Füzyon (Omurga Sabitleme): En sık uygulanan yöntemdir. Eğriliğin olduğu omurlar, metal çubuklar, vidalar ve greftler (kemik parçaları) kullanılarak birbirine sabitlenir. Bu, omurların kaynaşmasını sağlayarak eğriliğin düzeltilmesini ve ilerlemesinin durdurulmasını hedefler.
  • Osteotomi: Bazı durumlarda, omurun bir kısmının çıkarılması (kama osteotomisi gibi) gerekebilir. Bu, eğriliğin daha radikal bir şekilde düzeltilmesini sağlar.
  • Minimal İnvaziv Cerrahi: Bazı durumlarda daha küçük kesilerle yapılan cerrahi yöntemler de tercih edilebilir.

Cerrahi Sonrası Süreç:

  • Ameliyat sonrası dönemde ağrı yönetimi, fizik tedavi ve rehabilitasyon önemlidir.
  • Hastaların iyileşme süreci ve normal aktivitelere dönüşü, ameliyatın kapsamına ve hastanın genel sağlık durumuna göre değişir.

Kifoz Cerrahisinde Uygulanan Yöntemler

Ciddi kifoz vakalarında (özellikle 70 dereceyi geçen eğriliklerde) cerrahi müdahale gerekebilir. Amaç, omurgayı düzeltmek, baskıyı azaltmak ve ilerlemeyi durdurmaktır. En yaygın yöntemler şunlardır:

  1. Spinal Füzyon (Omurga Dondurma): Eğri bölgelerdeki omurlar metal çubuklar, vidalar ve greftlerle sabitlenir. Bu bölgedeki omurlar zamanla kaynaşır ve hareket etmez hale gelir.
  2. Osteotomi (Kemik Kesme): Şiddetli eğriliklerde, omurganın belirli bölümlerinden kemik çıkarılarak düzleştirme sağlanır. Genellikle füzyonla birlikte uygulanır.
  3. Enstrümantasyon: Metal implantlar (çubuk, vida, kanca vb.) omurgaya yerleştirilerek deformite düzeltilir ve sabitlenir.
  4. Gelişen yaş gruplarında büyümeyi koruyucu teknikler: Çocuk hastalarda, omurganın büyümesine izin veren ama kifozu kontrol altına alan sistemler (growing rods) tercih edilebilir.

İyileşme Süreci

Kifoz cerrahisi sonrası iyileşme süreci kişiye ve yapılan ameliyatın kapsamına göre değişir:

  1. Hastanede Kalış: Genellikle 3–7 gün arasıdır.
  2. İlk 6 Hafta: Hareket kısıtlılığı olur, yürüme egzersizleri başlar. Ağrılar kontrol altına alınır.
  3. 3–6 Ay Arası: Günlük aktivitelere kademeli dönüş sağlanır. Fizik tedavi programı uygulanabilir.
  4. 6 Ay – 1 Yıl: Omurgadaki kaynama süreci tamamlanır. Tam iyileşme genellikle 1 yılı bulur.

Kifoz Korsesi

Kifoz ve lordozu düzeltmek için ilk olarak karın, kalça ve sırt kaslarının gelişmesi gerekir. Yüzüstü, sırtüstü, ayakta ve oturur şekilde uygulanabilecek egzersizlerle dengeli ve düzenli bir hareket programı oluşturulabilir. Vücudu güçlendirmeye ve harekete geçirmeye yardımcı olarak bel omurga eğimiyle alakalı olumlu sonuçlar sağlanabilir.

İnsanlar ne kadar kontrollü spor yapsa da kasları gelişinceye kadar bel boşluğunu kapatacak (lordoz) ya da dik (kifoz) bir duruşta uzun süre durmayabilir. Bu durum da bireyin antrenman esnasında veya sonrasında ağrı duymasına hatta hareketi yanlış uygulamasıyla ciddi sakatlanmaya neden olabilir. Bu nedenle spor yaparken kaslar yeterli gelişmeyi gösterene kadar bir yardımcı elemanla egzersize devam edilmelidir.

Kifoz Tedavisinde Destekleyici Tedaviler

Yardımcı elemanlar tıbbi ve kozmetik amaçlı ürünlerden oluşur bunlar kifoz korsesi olarak nitelendirilir. Bu elemanlar medikal korseler ve kozmetik korseler olmak üzere ikiye ayrılır:

  • Medikal Korseler: Estetik durumundan kaygılanan bireylerin vücutlarında var olan duruş anormalliklerini ortadan kaldırmak ve oluşan ağrıları azaltmak amacıyla tasarlanan bir yardımcı elemandır. Her insanın vücut tipi farklı olabilir. Bundan dolayı medikal amacıyla kullanılmak üzere üretilen bu korseler, bireylerin vücut tipi farklılığından dolayı kişiye en iyi yararı sağlamak için kişiselleştirilebilir olarak tasarlanırlar. Bu amaçla medikal korselerde farklı beden tipine uyumlu olması açısından ayarlama tokası, klips, kapama bandı ve kemer gibi ek parçalar bulunur. Medikal korseler, esnek bir özelliğe sahiptir ve destekleyici bölümlerinde teller yer alır.
  • Kozmetik Korseler: Dış görünüm amacıyla tasarlanmış yardımcı bir üründür. Kişiye dışarıdan bakıldığındaki görüntüsüne göre belirlenir. Kıyafetlerin içinden belli olmaması ve günlük hareketlerini engellememesi amacıyla ince ve esnek bir yapıda tasarlanılır. Duruşu dik (normal) pozisyona getirdiğinden duruş bozukluklarından oluşan ağrıların ortadan kalkmasına da yardımcı olabilir. Standart beden şeklinde üretilir ve kemer ya da klips yardımıyla biraraya getirilir.

Kifoz Egzersizleri

Duruş bozuklukları ile ilgili yapılan çalışmalarda bireylerin yaptıkları egzersiz ya da fiziksel aktivitelerine göre duruş bozukluğuna çözüm olabilecek pilates gibi egzersizler kifoz egzersizleri adıyla öneri olarak gösterilmiştir.

Pilates egzersizi denge, esneklik ve kas dayanıklılığını geliştirebilen bir aktivitedir. Her insanın beden ve psikolojik yapıları (kilo, boy, fiziksel ve psikolojik durumlar, genetik özellikler vb.) birbirinden farklı olabilir. Ancak vücut hangi şekilde ve ruh sağlığında olursa olsun pilates egzersizinin amacı bireyi doğru duruş alışkanlığına ulaştırmaktır. İlk olarak pilates aktivitesinde bulunan hareketler ve pozisyonların hareket analizleri incelenir ve yardımcı elemanın fonksiyonlarının tespit edilmesi hedeflenir.

Bu hareketler; denge ve dayanıklılık, ısınma ve soğuma, germe ve itme olmak üzere 3 grupta değerlendirilir.

Isınma ve Soğuma Hareketleri

Isınma ve soğuma hareketleri şunlardan oluşur:

  • Kedi esnemesi
  • Köpek pozisyonu (dört ayak üstünde olacak şekilde)
  • Yan köprü
  • Pelvik kasları ısıtmak ve soğutmak (Omurgayı rahatlatmak için antrenmanın öncesinde ve sonrasında yapılır.)

Denge ve Dayanıklılık Hareketleri

Denge ve dayanıklılık hareketleri şunlardan oluşur:

  • Mekik
  • Ters mekik
  • Oturma (squat)
  • Hip thrust (kalça itme)
  • Arka kol ve omuz hareketleri

Direnç ve Dayanıklılık Egzersizleri

Direnç ve dayanıklılık egzersizleri gibi aktiviteler esneklik kazandırdığı için bireyin günlük işlerini daha sağlıklı ve verimli yapabilmesinde ciddi bir katkı sağlar. Özellikle aletli itme ve germe hareketleri kişinin kaslarını etkili bir şekilde kullanabilmesini yarar sağlar. Reformer (itme-germe) hareketlerinde kişinin uyguladığı güç, zemine paralel olması ve yaylar desteğiyle gerçekleşir. Yayların desteğiyle kasların yeteneği arttıkça kişi daha fazla yük altına girebilir ve sakatlanma riski de azalabilir. Bu hareketlerin itme-germe aletine sırtüstü yatarak olabildiğince yavaş yapılması gerekir.

Pilates Egzersizi

Duruş bozukluğunun sebep olduğu zeminde bel boşluğu oluşumu antrenman sonrası ağrıya sebep olabilir. Bu yüzden tasarlanacak yardımcı elemanın bel, sırt ve karın kaslarını destekleyici, farklı duruşlara uyum sağlayabilmesi için esnek, spor sırasında kullanılacağı düşünülerek aktiviteye uygun giyim konforu özelliklerini taşıması, teknik ve estetik tasarımının yüksek bir seviyede olması önemlidir.

Pilates egzersizi sırasında kifoz ve lordoz dengesiyle ilgili aktif kasların olduğu bölgeleri aynı esnada çalıştıran ve doğru uygulanmadığında yaralanma gibi durumlara neden olabilen hareketler belirlenir. Bu hareketler, duruşu düzeltmeye destek olan mekik hareketi, bel ve sırt dengeli bir hareket olan ve karın kasların desteğiyle vücut dengesi kurmaya yardımcı olan oturma hareketi olarak bilinir.

Kifoz Hakkında Sık Sorulan Sorular 

Kifoz ve lordoz rahatsızlığı hakkında bilgiler verilmiştir. Kullanıcıların sıkça sorduğu geniş yelpazedeki bilgileri aşağıda bulabilirsiniz.

Torakal Kifoz Nedir?

Kifoz açısının normal durumun üstünde olması artmış torakal kifoz olarak adlandırılır. Torakal kifoz artmasında birçok neden etkilidir. Bu kifozun ortaya çıkma nedeni, çoğunlukla hatalı postüral alışkanlıklar sonucunda meydana gelir. Hatta gelişimsel anomaliler (fiziksel anormallik), inflamatuar hastalıklar (iltihaplanma vb.), disk dokusunun bozulması, travma vb. sorunlar da kifozun artmasına sebep olur. Artmış torakal kifoz sırt düz kasların zayıflaması, sırt gerilme derecesinin azalması, postural değişiklikler ve ağrı ile birlikte görülebilir.

Dorsal Kifoz Nedir?

Dorsal kifoz, omurga anatomisindeki bir duruş bozukluğunu ifade eder. "Dorsal" terimi, sırt bölgesini, özellikle de omurganın üst kısmını temsil eder. "Kifoz" ise omurganın normalde sahip olduğu doğal bir eğrilik türünü tanımlar. Dorsal kifoz, omurganın üst bölgesindeki (torasik bölge) aşırı dışa doğru kavisin artması anlamına gelir. Dorsal kifozun tedavisi, temel neden ve durumun şiddetine bağlı olarak değişir. Tedavi, fizik tedavi, sırt kaslarını güçlendirmeye yönelik egzersizler ve duruş düzeltmeyi içerebilir. Daha ciddi durumlarda, ortez kullanımı veya cerrahi müdahale önerilebilir.

Kifoz Tehlikeli midir?

Fiziksel ve psikolojik olarak hayatı olumsuz etkileyebilen kifoz, kişinin yaşam kalitesini düşürebilir. Çocuk yaşta görülen bu hastalık bazı dikkat edilmesi gereken hastalıklara (kalp ve akciğer rahatsızlıkları) neden olabilir. Yetişkinlerde görülen kifoz ise hayati tehlike meydana getirebilir.

Kifoz Rahatsızlığına Hangi Bölüm Bakar?

Kifoz, omurganın şekil bozukluğundan doğan bir rahatsızlık olduğu için kamburluk tedavisi için ortopedi doktoruna başvurulması gerekir.

Kifoz Ameliyatı Nasıl Olur?

Kifoz ameliyatı yapılmasının amacı eğrilik derecesini en aza indirmek, sırt ağrılarını hafifletmek, eğriliğin ilerlemesini engellemek ve hastanın fiziksel ve psikolojik olarak normal bir hayata dönmesini sağlamaktır. Kifoz ameliyatının süreci hastaya ve hastanın durumuna göre değişebilir. Bu ameliyat ciddiye alınması gereken bir durumdadır. Ancak hastanın ihtiyacı halinde vakit kaybedilmeden yapılması gereken bir ameliyattır. Omurgada oluşan eğriliğin düzelmesi için yapılan bu cerrahi müdahalede ense kökünden başlayarak bel kıvrımına kadar gerekli görülen omurları sabitlemek amaçlanır.

* Bu içeriğin geliştirilmesinde Liv Hospital Yayın Kurulu Katkı Sağlamıştır .
* Web sitemizdeki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz. Sayfa içeriğinde Liv Hospital'da tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. .
tag Icon
kamburluk
kifoz
omurga
Talep & Bilgi Alma
Tümü
Chevron Down

Versiyon Geçmişi
Güncel Versiyon
07 Temmuz 2025 11:06:27
Liv Yayın Kurulu
Sayfanın linki başarıyla kopyalandı!