liv sağlık köşesi

Obez Çocuk Sayısı Hızla Artıyor

Oluşturma Tarihi: 13.09.2019 15:34 | Son Güncelleme: 05.10.2019 09:02

Vücuttaki yağ miktarının artmasına bağlı kilo artışı olan obezitenin görülme sıklığı hem dünyada hem de ülkemizde giderek artıyor. Türkiye’de yapılan çalışmalar çocuk ve gençlerin yüzde 10-25’inin fazla kilolu veya obez olduğunu gösteriyor. Obezite tedavisinde yaşam boyu sürecek sağlıklı beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerinin sağlanmasının şart olduğunu söyleyen Liv Hospital Çocuk Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Kara obezite nedenleri ve tedavisini anlattı.

Obezite neden olur? 

Temelde obezitenin iki türü vardır: Yaşam tarzından kaynaklanan basit obezite. Endokrin ve genetik bozukluklardan kaynaklanan obezite. Vücuttaki endokrin veya genetik bir hastalık nedeniyle obezite oluşması nadir görülen bir durumdur. Çocukların yüzde 95’inde obezite alınan kalori ile harcanan kalori arasındaki enerji dengesizliği nedeniyle oluşur. Vücudumuz yürüme, koşma, konuşma, yediğimiz yiyecekleri sindirme, nefes alma ve vücut ısısını koruma gibi günlük etkinlikleri yapabilmek için enerji harcar. Ayrıca çocukların büyümek için enerjiye ihtiyaçları vardır. Günlük aktiviteler için harcanan ve büyümek için kullanılan bu enerji besinlerden elde edilir. Eğer besinlerle alınan enerji (kalori) fazla, buna karşın günlük işleri yapmak için vücudun harcadığı enerji az ise, o zaman artan enerji vücutta yağ kitlesi olarak depolanır. Böylece artan yağ kitlesine bağlı olarak kilo artar ve obezite oluşur. Vücuda fazladan alınan her 7000 kalori yaklaşık 1 kilo yağ olarak depolanır. Kaloriyi almak kolay, yakmak ise zordur. Ne yazık ki, hatalı ebeveyn tutumları ve yanlış beslenme alışkanlıklarının yanı sıra günümüzdeki yaşam koşulları da çocukların şişmanlamasına elverişlidir.

Obezitenin yol açtığı sağlık sorunları nelerdir?

  • Obezite çocukluk çağından başlayarak çeşitli sağlık sorunları ve hastalıklara neden olur. Şişmanlık, 40 yaş civarı sigara içmeyen erişkinlerde tahmini yaşam süresini 7-8 yıl, içenlerde ise 13-14 yıl kısaltır. Çocukluktan itibaren başlayan şişmanlığın ise yaşam süresini 15-20 yıl kısaltacağı tahmin ediliyor. 
  • İnsülin direnci sendromu (metabolik sendrom)
  • Tip 2 diyabet (şeker hastalığı)
  • Hipertansiyon (yüksek kan basıncı)
  • Dislipidemi (kan yağlarında yükseklik)
  • Ateroskleroz ve koroner kalp hastalıkları (damarlarda tıkanıklık)
  • Böbrek hastalıkları
  • Erken ergenlik
  • Kızlarda adet düzensizlikleri ve kıllanma sorunları
  • Safra kesesi taşları ve iltihabı
  • Karaciğerde yağlanma ve hepatit
  • Uykuda solunum düzensziliği, kısa nefes durmaları, horlama
  • Solunum yolu enfeksiyonları ve astım
  • İskelet sorunları, kalça ekleminde kayma, bacaklarda eğrilme
  • Cilt sorunları, iltihaplar, kıvrım bölgelerinde deri renginin koyulaşması
  • Kanser riskinde artma
  • Ruhsal sorunlar, depresyon

Çocuklarda obezitenin tedavisi nasıl yapılıyor?

Altında yatan hastalık varsa araştırılmalı: Öncelikle uzman bir hekim tarafından çocuk değerlendirilerek obeziteye yol açan bir hastalığın olup olmadığı ve obezitenin yarattığı sağlık sorunları araştırılmalıdır. Eğer hormonal-metabolik bir sorun saptanmış ise bunun tedavisi öncelik taşır. Basit şişmanlığı olan çocuklarda ise beslenme ve yaşam tarzının yeniden düzenlenmesi, (dengeli beslenme, düzenli spor yapma ve günlük yaşamda hareketliliğin arttırılması) gerekir. 
Beslenme planı gözden geçirilmeli: Çocukların büyümeleri devam ettiği için erişkinlerdeki diyet modelleri, kalori alımının aşırı kısıtlanması çocuklukta uygun değildir. Kalori alımının sınırlanması çocuğun büyümesini bozar. Beslenme planının mutlaka uzman hekim gözetiminde çocuğun yaş ve cinsiyetine uygun tarzda olması ve çocuğun büyüme ve gelişmesinin düzenli olarak izlenmesi önem taşır. 
Aktivite artırılmalı: Tedavideki bir diğer önemli husus aktivitenin arttırılmasıdır. Şişman çoçuklarda günlük olağan aktiviteye ek olarak en az yarım saatlik orta derecede aktivite (aletli veya oyun tarzında olabilir), hafta sonları düzenli spor aktiviteleri ve yürüyüş yapması önerilir. 
Yaşam boyu sürecek davranış değişikliği sağlanmalı: Çocuğun beslenme planına uyum göstermesi ve daha hareketli bir yaşam tarzı sürdürmesi, besinin bir ödül ve hedef olarak görülmesinden vazgeçilmesi için gerekli psikolojik destek verilmelidir. 
Aileler işbirliği yapıp çocuğa destek olmalı: Tüm ailenin işbirliği çok önemlidir. Çocuklarda şişmanlık tedavisinin amacı yalnızca belli bir sürede ağırlık azalmasını sağlamak değildir; ağırlık artışının durdurulması hafif, orta derecede kilolu birçok çocukta yeterlidir. Temel amaç ise, yaşam boyu sürecek sağlıklı beslenme ve yaşam tarzı değişikliklerini sağlayarak yetişkin şişmanlığının oluşmasını önlemektir. 

Doğru ve Sağlıklı Beslenin
  • Çocukluk çağında kalorisi yüksek gıdalardan kaçının, örneğin karton kutulardaki hazır meyve suları yerine meyve verin.
  • Şekerli ve gazlı içecekler yerine su, ayran, süt tercih edin.
  • Posasız ve yağ oranı yüksek yiyecekler yerine dengeli beslenme (sebze yemekleri, baklagiller ve taze sebzelerden hazırlanmış salatalar) alışkanlığını kazandırın.
  • Makarna-pilav-patates gibi şeker yükü yüksek gıdalar yerine meyve-sebze-bakliyat ağırlıklı şeker yükü düşük besinler tüketin.
  • Düzenli öğünler halinde yemek yeme alışkanlığı kazandırın (3 ana 2 ara öğün) 
  • Akşam yemeğinden sonra ve özellikle yatmadan önce besin almamasını sağlayın. 
  • Kahvaltı öğününün asla atlanmamasına sağlayın. 
  • Yemeklerin yavaş ve iyice çiğnenerek yenmesi ve öğün aralarında gelişigüzel çikolata, cips gibi abur cubur türü atıştırmalardan kaçının. 
  • Hamburger, pizza türü hızlı gıda tüketimini azaltın.
  • Bol su içirin. 
  • Yüksek kalorili yiyecek alımlarını sınırlandırın. 
  • Servis kabını servis sonrası masadan kaldırın.


Bu önerilerin tümü gereksiz kalori alımını önlemeye yöneliktir. Ancak şişmanlığı önlenmek için fazla kalori alımının kısıtlanmasıyla beraber günlük enerji sarfiyatının artırılması gerekir. Bunun için düzenli egzersiz yapılmalı ve günlük aktiviteler artırılmalıdır. Ne kadar çok hareket edersek o kadar çok enerji (kalori) harcayabileceğimizin farkında olmalıyız. Aşağıda buna yönelik öneriler sıralanmıştır:

Fazladan kalori harcamak için öneriler:

  • Asansör yerine merdiven kullanılmalı
  • Yakın mesafelere yürüyerek gitmeli
  • Televizyon seyretmek günde 30 dakika, hafta sonları 2 saat ile sınırlandırılmalı 
  • Günde 30-60 dakikadan fazla bilgisayar kullanılmamalı 
  • Her fırsatta ve hafta sonları spor (yürüyüş, basketbol, voleybol, koşu) yapmalı
  • Beden eğitimi dersleri mümkünse arttırılmalı ve özendirilmeli
  • Okullarda spor takımları oluşturulmalı ve düzenli çalışmalar yapmalı
  • Yüzme ve takım sporları teşvik edilmelidir, amaç yarışmak değil daha çok çocuğun katılımını sağlamak olmalıdır. 
 

Obezitenin Önlenmesi İçin Doğum Sonrasına Yönelik Öneriler

Çalışmalar hazır mamalarla beslenmenin özel risk faktörü olduğunu ortaya koymaktadır. Anne sütü bebekler için en ideal besin kaynağıdır ve şişmanlığa karşı koruyucudur. Daha uzun süre anne sütü ile beslenen çocuklarda obezite daha az gelişmektedir. Dolayısıyla ilk 4-6 ay tek başına ve 1-2 yaşına kadar ek besinlerle birlikte anne sütü verilmelidir. Ek besinlere erken ve gereksiz geçilmemeli ve hazır mamalarla aşırı beslenme yapılmamalıdır.

Öte yandan bazı bebeklerin sadace anne sütü ile beslendikleri hayatın ilk 6 ayı içerisinde hızlı kilo aldıkları gözlemlenir. Bu tür bebeklerde iki özellik dikkat çeker: Anneler fazla kiloludur ve  gün içerisinde bebeklerini sayısız defa ve uzun süreler veya her ağladığında emzirirler. Obez annelerin bebeklerinin büyümesi yakın izlenmelidir. Hızlı kilo alımı varsa emzirme düzeni kontrol altına alınmalıdır. Ek besine geçiş döneminde enerji yoğunluğu düşük gıdalar seçilmelidir. Anne sütü alamayan bebeklerde düşük protein içerikli formüla mamalar tercih edilmelidir. Özetle, bebeklikte obezitenin önlenmesine yönelik önerilerimiz aşağıdadır:
  • Bebekler 4-6 ay sadace anne sütü ile beslenmelidir
  • Katı besinler ve şekerli içeceklerin başlanması ertelenmelidir
  • Özellikle, formüla mama ile beslenenlerde katı gıdalar erken başlanmamalıdır
  • Bebek doyduktan sonra öğünü bitirmek için zorlanmamalıdır

 

* Bu içeriğin geliştirilmesinde Liv Hospital Yayın Kurulu katkı sağlamıştır.
* Web sitemizdeki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz. Sayfa içeriğinde Liv Hospital'da tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir.

Uzmanına Sor / Görüntülü Görüşmeler ve Sağlık Hizmetleri Evinizde