Backrgound Image
Home Icon
Arrow
Arrow
Endoskopik Submukozal Diseksiyon (ESD) Nedir?

Endoskopik Submukozal Diseksiyon (ESD) Nedir?

Calendar Icon
01 Aralık 2025
İçindekiler
  • Endoskopik Submukozal Diseksiyon (ESD) Nedir?
  • ESD İşleminin Amacı Nedir?
  • ESD Hangi Hastalıkların Tedavisinde Kullanılır?
  • ESD ve Endoskopik Mukozal Rezeksiyon (EMR) Arasındaki Temel Farklar Nelerdir?
  • ESD İşlemi Nasıl Yapılır?
  • ESD Avantajları ve Riskleri
  • ESD Sonrası İyileşme Süreci
  • Liv Hospital Endoskopik Submukozal Diseksiyon (ESD)
  • ESD Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Copy Icon
Twitter Icon
Facebook Icon
Lınkedin Icon

Endoskopik Submukozal Diseksiyon ya da ESD sindirim sistemi içinde oluşan lezyonların tedavisi için kullanılan bir endoskopik cerrahi tekniğidir. Sindirim sistemindeki tümör ve polipler  yüksek çözünürlüklü endoskoplar kullanılarak çok erken aşamalarda saptanabilir. Erken aşamada saptanan bu polipler ve tümörler ise artık ameliyata gerek kalmadan endospik yöntemlerle alınabilir. Bu yönüyle ESD, geleneksel cerrahi yöntemlere kıyasla çok daha az invaziv ve daha konforlu bir tedavi süreci sunar.

Endoskopik Submukozal Diseksiyon (ESD) Nedir?

Endoskopik Submukozal Diseksiyon (ESD), sindirim sistemindeki erken evre kanserleri veya kanser öncüsü büyük polipler gibi yüzeysel lezyonları, vücutta herhangi bir dış kesi yapılmaksızın endoskop aracılığıyla, mukozanın altındaki submukoza tabakasından titizlikle ayrılarak (diseksiyon), tek parça (en-blok) halinde çıkarılması işlemidir. Bu teknik, lezyonun derinlik ve yayılımının en doğru şekilde patolojik olarak değerlendirilmesine olanak tanır.

ESD Hangi Organlarda Uygulanır?

Endoskopik Submukozal Diseksiyon (ESD) yöntemi, sindirim sistemi içerisindeki erken evre kanserlerin veya prekanseröz lezyonların cerrahi kesi yapılmadan çıkarılmasını sağlayan gelişmiş bir endoskopik tekniktir. Bu yöntemle tümör, çevresindeki sağlam dokuyla birlikte tek parça halinde (en bloc) çıkarılır ve böylece tam tedavi sağlanabilir.

Özofagus (Yemek Borusu):

  • Erken evre özofagus kanseri veya Barrett özofagusu gibi durumlarda uygulanır.
  • Yüzeysel tabakada sınırlı tümörlerde cerrahiye gerek kalmadan tedavi sağlar.

Mide:

  • Erken evre mide kanserlerinde ESD en sık kullanılan tedavi yöntemlerinden biridir.
  • Lezyonun büyüklüğüne bakılmaksızın, eğer kas tabakasına geçmemişse tek parça çıkarım mümkündür.
  • Bu sayede hem mide korunur hem de hastanın yaşam kalitesi artar.

Kolon (Kalın Bağırsak) ve Rektum:

  • Yassı polipler veya erken evre kolorektal kanserler ESD ile çıkarılabilir.
  • Özellikle standart polipektomi veya EMR (Endoskopik Mukozal Rezeksiyon) ile çıkarılamayan geniş lezyonlarda tercih edilir.

esd

ESD İşleminin Amacı Nedir?

ESD işleminin temel amacı, sindirim sistemi duvarının sadece yüzeyel tabakasında (mukoza ve submukoza) yer alan erken evre tümörleri veya kanser öncüsü lezyonları cerrahiye gerek kalmadan tamamen çıkarmaktır.

Bu yöntemin hedefi, hem tanısal hem de tedavi edici bir sonuç elde etmektir. Başlıca amaçları şunlardır:

  1. Erken Evre Kanserleri Cerrahi Olmadan Tedavi Etmek: Tümör kas tabakasına ilerlemeden yakalanmışsa, ESD yöntemiyle tam olarak çıkarılabilir. Bu sayede hastanın organı korunur ve büyük cerrahi girişimlere gerek kalmaz.
  2. Tümörün Tek Parça (En Bloc) Olarak Çıkarılmasını Sağlamak: Lezyonun tek parça çıkarılması, hem doğru patolojik değerlendirme hem de tekrarlama riskinin en aza indirilmesi açısından önemlidir.
  3. Hastalığın Tekrarlamasını Önlemek: Parçalanmadan çıkarılan lezyonlar, tam sınır kontrolü sayesinde nüks olasılığını büyük ölçüde azaltır.
  4. Organ Koruyucu Tedavi Sunmak: ESD yöntemiyle özofagus, mide veya kolon tamamen alınmadan, sadece hastalıklı doku çıkarılır. Bu da hastanın yaşam kalitesini artırır.
  5. Gereksiz Cerrahi Müdahaleleri Önlemek: Özellikle ileri yaştaki veya cerrahi riski yüksek hastalarda, ESD güvenli ve etkili bir alternatif oluşturur.

Kısacası, ESD işleminin amacı, erken evre kanserleri minimal invaziv şekilde tamamen çıkarmak, organ bütünlüğünü korumak ve hastaya konforlu bir iyileşme süreci sunmaktır.

ESD Hangi Hastalıkların Tedavisinde Kullanılır?

ESD, öncelikli olarak erken teşhis edilmiş kanserli ve kanser öncüsü lezyonların tedavisinde kullanılır:

  • Erken Evre Mide Kanseri: Sadece mukoza tabakasıyla sınırlı, ülseratif olmayan veya çok yüzeysel submukozal invazyon gösteren kanserler.
  • Erken Evre Kolorektal Kanser (Bağırsak Kanseri): Lenf nodu metastazı riski düşük olan, yüzeysel kanserler.
  • Yüksek Dereceli Displazi: Kanserleşme potansiyeli çok yüksek olan kanser öncüsü lezyonlar (Örn: Barrett özofagusu zemininde gelişen).
  • Geniş Tabanlı Polipler: Özellikle 20 mm'den büyük ve EMR ile tek parça çıkarılması zor olan polipler.

ESD, Erken Evre Kanser Tedavisinde Neden Önemlidir?

ESD, kanseri tek parça halinde çıkardığı için, patologların lezyonun derinliğini (invazyon) ve kenar (lateral) ile dip (vertikal) sınırların temizliğini (rezeksiyon marjini) kesin olarak değerlendirmesini sağlar. Bu, hastanın gereksiz cerrahi ameliyatlardan kaçınmasını sağlar ve tedavinin yeterliliği hakkında net bir karar verilmesini mümkün kılar.

Hangi Bölgelerdeki Lezyonlar ESD İçin Uygundur?

ESD, teknik olarak zor olsa da, sindirim kanalının iç yüzeyini kaplayan mukozadan kaynaklanan ve henüz derin katmanlara ya da lenf bezlerine yayılmamış yüzeysel lezyonların tamamı için uygundur. Özellikle zor bölgeler olan mide antrumu (mide çıkışı) ve kalın bağırsağın kıvrımlı kısımlarında bile uygulanabilir.

ESD ve Endoskopik Mukozal Rezeksiyon (EMR) Arasındaki Temel Farklar Nelerdir?

ÖzellikESD (Submukozal Diseksiyon)EMR (Mukozal Rezeksiyon)
Çıkarma PrensibiMukoza altı (submukoza) tabakasını diseksiyon bıçağı ile ayırarak Tek Parça (En-Blok) çıkarma.Lezyonun altı sıvı ile şişirilir ve kement (snare) ile boğularak çıkarma; büyük lezyonlar parçalı çıkarılır.
Lezyon BoyutuBüyük lezyonlar (Genellikle 20 mm'den büyük).Genellikle Küçük lezyonlar (20 mm'den küçük).
Patolojik DeğerlendirmeTek parça çıkarıldığı için Çok Yüksek Güvenilirlikte.Parçalı çıkarılmada sınırların değerlendirilmesi Zor ve Güvenilirliği Düşük.
Nüks RiskiTamamen çıkarıldığı için Daha Düşük (Özellikle kolonda).Parçalı çıkarılma durumunda kalıntı kalma riski nedeniyle Daha Yüksek.

ESD, Cerrahi Ameliyat Yerine Hangi Durumlarda Tercih Edilir?

ESD, kanser veya polipin endoskopik ultrasonografi ve diğer görüntüleme yöntemleriyle lenf nodu metastazı riski taşımadığı ve invazyonun yalnızca mukozal ya da yüzeysel submukozal tabakayla sınırlı olduğu kesinleşen vakalarda, cerrahiye tercih edilir. Ameliyat yerine ESD seçilmesi, hastanın organını korur, iyileşme sürecini hızlandırır ve ameliyatın getirdiği genel riskleri ortadan kaldırır.

esd-yapan-doktorlar

ESD İşlemi Nasıl Yapılır?

Endoskopik Submukozal Diseksiyon (ESD), sindirim sisteminin (özofagus, mide, kolon gibi) iç yüzeyinde yer alan erken evre kanser veya kanser öncüsü lezyonların, açık cerrahiye gerek kalmadan endoskopik olarak çıkarılmasını sağlayan ileri bir tedavi yöntemidir.

Bu işlemde, ağız veya anüs yoluyla girilen ince, ışıklı bir endoskop yardımıyla lezyonun alt tabakasına (submukoza) ulaşılır, özel cerrahi aletlerle hastalıklı doku tek parça halinde (en bloc) çıkarılır.

ESD İşleminden Önce Hangi Hazırlıklar Yapılmalıdır?

Hasta hazırlığı, işlemin güvenliği için kritik öneme sahiptir:

  • Kan Tahlilleri: Kanama ve pıhtılaşma parametreleri kontrol edilir.
  • İlaç Yönetimi: Kan sulandırıcı ilaçlar (aspirin, klopidogrel vb.) doktor kontrolünde belirlenen süre önce kesilir veya ayarlanır.
  • Bağırsak Temizliği: Eğer işlem kolon veya rektumda yapılacaksa, işlemden önceki gün özel ilaçlarla tam bağırsak temizliği yapılır.
  • Açlık: İşlemden önce 8-12 saat açlık gereklidir.

ESD İşlemi Ne Kadar Sürer?

ESD, zorlu bir diseksiyon gerektirdiği için EMR'ye göre daha uzun sürer. İşlem süresi lezyonun büyüklüğüne, konumuna ve fibrozis (nedbeleşme) varlığına bağlı olarak büyük ölçüde değişmekle birlikte, genellikle 1 ila 3 saat arasında sürebilir.

ESD İşlemi Genel Anestezi Altında Mı Yapılır?

Evet, ESD uzun, çok hassas ve komplike bir işlem olduğundan, hastanın hareketsizliğini ve konforunu sağlamak amacıyla çoğunlukla tam teşekküllü bir hastanede Genel Anestezi altında yapılır.

ESD Sırasında Kullanılan Temel Araçlar ve Teknikler Nelerdir?

  • Özel Endoskoplar: Yüksek çözünürlüklü ve bazıları özel kapaklı (kaplama) endoskoplar kullanılır.
  • Sıvı Enjeksiyonu: Lezyonun altındaki submukoza tabakasına özel bir sıvı (genellikle tuzlu su ve adrenalin karışımı) enjekte edilerek lezyon yukarı kaldırılır ve sağlıklı kas tabakasından ayrılması için bir yastık oluşturulur.
  • Diseksiyon Bıçakları: Özel olarak tasarlanmış, çok keskin ve elektrokoter özelliğine sahip bıçaklar (örneğin IT Knife, Hook Knife, Flush Knife) kullanılır. Bu bıçaklar hem kesme hem de kanamayı durdurma (koagülasyon) işlevi görür.

ESD Avantajları ve Riskleri

ESD, erken evre sindirim sistemi kanserlerinde organ koruyucu, minimal invaziv ve yüksek başarı oranlı bir yöntemdir. Riskler düşük olmakla birlikte, deneyimli merkezlerde işlem güvenli şekilde uygulanır.

  • Organ Koruyucu Tedavi: Sadece hastalıklı doku çıkarılır, organın geri kalanı korunur.
  • Minimal İnvaziv: Açık cerrahiye gerek yoktur, dış kesi oluşmaz.
  • Tek Parça Çıkarma (En Bloc Rezeksiyon): Patolojik inceleme için tümör sınırları net bir şekilde değerlendirilir ve tekrarlama riski azalır.
  • Hızlı İyileşme: Hastalar genellikle birkaç gün içinde normal yaşamlarına dönebilir.
  • Düşük Kanama ve Enfeksiyon Riski: Açık cerrahiye kıyasla komplikasyon oranı daha düşüktür.
  • Erken Evre Kanserlerde Yüksek Başarı: Erken tanı alan lezyonlarda tamamen tedavi edici özelliktedir.

ESD işleminde nadiren kanama veya doku delinmesi (perforasyon) görülebilir ve bu durumlar çoğu zaman endoskopik yöntemlerle kontrol altına alınabilir. Ayrıca enfeksiyon, yemek borusunda daralma (özofagus ESD’sinde) ve anesteziye bağlı komplikiyon riski de bulunmaktadır. 

  • Kanama: İşlem sırasında veya sonraki günlerde oluşabilir. Genellikle endoskopik olarak klipleme veya koagülasyon ile kontrol altına alınır.
  • Perforasyon (Delinme): Diseksiyon sırasında organ duvarının tamamen delinmesi. Çoğunlukla endoskopik olarak klipleme ile başarıyla onarılır; nadiren cerrahi müdahale gerekebilir.
  • Darlık (Stenoz): Özellikle yemek borusu veya midede çok geniş lezyonların çıkarılması sonrası iyileşme sürecinde nedbe dokusuna bağlı daralma gelişebilir. Bu, balon dilatasyonu ile tedavi edilir.

ESD Sonrası İyileşme Süreci

İyileşme süreci cerrahiye göre oldukça hızlı ve konforludur. Çıkarım bölgesindeki yara yüzeyi birkaç hafta içinde iyileşir. Hastalar genellikle bir hafta içinde hafif günlük aktivitelerine dönebilirler. Ancak tam iyileşme (diyet kısıtlamalarının kalkması) 2 haftayı bulabilir.

Beslenme, işlem sonrası komplikasyonları önlemek için aşamalıdır:

  1. İlk 1-2 Gün: Tamamen ağızdan alım durdurulur (NPO).
  2. 2-3. Gün: Tam sıvı ve yumuşak diyet (su, et suyu, püre çorbalar, yoğurt).
  3. 1. Hafta: Püre ve çok yumuşak gıdalara geçiş.
  4. 2. Hafta ve Sonrası: Kademeli olarak normal diyete geçilirken, baharatlı, asitli, çok sıcak/soğuk ve sert gıdalardan bir süre daha kaçınılmalıdır.

Komplikasyon olmadığı takdirde, hastalar genellikle işlem sonrası 2 ila 4 gün arasında hastanede gözlem altında tutulur.

Hafif ila orta şiddette ağrı, genellikle gaz kaçağına veya işlem bölgesindeki tahrişe bağlı olarak oluşabilir. Bu ağrı, reçete edilen standart ağrı kesicilerle kontrol altına alınır. Şiddetli ve ilerleyen ağrı durumunda ise perforasyon gibi acil bir komplikasyon olasılığı nedeniyle derhal doktora başvurulmalıdır.

endoskopik-submukozal-diseksiyon-yapan-doktorlar

Liv Hospital Endoskopik Submukozal Diseksiyon (ESD)

Liv Hospital, uzman hekimleri ve modern ekipman ve tedavi yöntemleriyle Endoskopik Submukozal Diseksiyon sözkonusu olduğunda da hastalarına son derece yüksek başarı oranına sahip ve konforlu bir tedavi sunmaktadır. Hastanemiz bünyesindeki alanında uzmanlaşmış ve deneyimli personeller geniş imkanlar dahilinde sindirim sisteminde oluşan sorunları çözmek için endoskopik yöntemler ve minimal derecede invaziv operasyonlarla size rahat ve başarılı bir tedavi imkanı sunarlar.

ESD Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

ESD Sonrası Nüks (Tekrarlama) Riski Var Mıdır?

Evet, düşüktür ancak nüks riski vardır. Nüks riski, ESD'nin temel üstünlüğü olan En-Blok rezeksiyon sayesinde EMR'ye göre belirgin şekilde daha düşüktür. Nüks genellikle lezyonun tam olarak çıkarılamaması (rezidüel doku) veya çok odaklı (multifokal) lezyonlarda yeni lezyonların ortaya çıkmasıyla ilgilidir.

ESD Sonrası Patoloji Sonucu Neden Kritik Öneme Sahiptir?

Patoloji sonucu, tedavinin yeterli olup olmadığını gösteren nihai karardır. Patologlar, çıkarılan parçayı inceleyerek:

  • Kanserin derinliğini (submukozaya invazyon miktarı).
  • Kan ve lenf damarlarına yayılım (lenfovasküler invazyon) olup olmadığını.
  • Çıkarılan dokunun kenar ve dip sınırlarının temiz olup olmadığını belirler.

Eğer sınırlar pozitifse veya invazyon çok derinse, tedavi yetersiz kabul edilir ve hasta cerrahi rezeksiyon (ameliyat) için değerlendirilir.

ESD'ye Uygun Olmayan Lezyonlar İçin Hangi Tedaviler Uygulanır?

ESD, lenf nodu metastazı riski yüksek olan (derin invazyonlu) veya çok büyük ve zorlu lezyonlar için uygun değildir. Alternatifler şunlardır:

  • Laparoskopik veya Açık Cerrahi Rezeksiyon: Standart tedavi.
  • Endoskopik Mukozal Rezeksiyon (EMR): Daha küçük lezyonlar için.
  • Radyofrekans Ablasyon (RFA): Özofagus mukozal displazileri için.
  • Kemoterapi ve Radyoterapi: İlerlemiş kanserlerde.

ESD Sonrası Uzun Dönem Takip Protokolü Nedir?

Uzun dönem takip, nüksü ve yeni lezyonları erken yakalamak için hayati önem taşır:

  • Rutin Endoskopik Takip: Genellikle ilk yıl 3-6 ayda bir, daha sonra lezyon tipine ve riskine göre yılda bir endoskopi ile kontrol yapılır.
  • Biyopsi: Özellikle eski lezyon bölgesinden ve çevresinden nüks olup olmadığına dair biyopsiler alınır.
  • Kişisel Dikkat: Hastaların sindirim sistemiyle ilgili yeni veya değişen semptomları (yutma güçlüğü, kilo kaybı, kanama) derhal doktorlarına bildirmeleri gerekir.

ESD'nin Başarı Oranları Nedir?

ESD'nin başarı oranları deneyimli merkezlerde oldukça yüksektir:

  • Tek Parça Çıkarma (En-Blok Rezeksiyon) Oranı: %90 - %98
  • Tam Kür Oranı: Düşük riskli erken evre kanserlerde %90'ın üzerinde
  • Nüks Oranı: Tek parça çıkarılan lezyonlarda nüks oranı, 5 yıllık takipte genellikle %1-2 civarındadır.
* Bu içeriğin geliştirilmesinde Liv Hospital Yayın Kurulu Katkı Sağlamıştır .
* Web sitemizdeki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz. Sayfa içeriğinde Liv Hospital'da tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. .
tag Icon
endoskopi
sindirim
lezyon
Talep & Bilgi Alma
Tümü
Chevron Down

Versiyon Geçmişi
Güncel Versiyon
01 Aralık 2025 13:48:56
Liv Yayın Kurulu
+90 530 510 61 88
Sayfanın linki başarıyla kopyalandı!