.webp)
-
Minimal İnvaziv Cerrahi Nedir?
-
Açık Cerrahiye Göre Avantajları
-
Laparoskopik ve Robotik Cerrahi Arasındaki Temel Farklar
-
Laparoskopik Cerrahi Nasıl Uygulanır?
-
Robotik Cerrahi Nasıl Uygulanır?
-
Liv Hospital'da Laparoskopik ve Robotik Cerrahi Uygulamaları
-
Sıkça Sorulan Sorular
Laparoskopik ve Robotik cerrahi, minimal invaziv (küçük kesi) yöntemler olmaları bakımından benzerlik gösterse de, temel fark robotik cerrahinin teknolojik üstünlüğünde yatar. Laparoskopik cerrahide cerrah, ameliyatı düz uçlu ve sınırlı hareket kabiliyetine sahip aletlerle, derinlik algısını kısıtlayan 2 boyutlu (2D) bir görüntü üzerinden ayakta durarak gerçekleştirir.
Laparoskopik ve robotik cerrahi karşılaştırması yapıldığında, her iki yöntemin de minimal invaziv olmasına rağmen robotik cerrahinin teknik olarak daha gelişmiş olduğu görülür. Laparoskopik ve robotik teknik farkı, robotik cerrahide aletlerin bilek hareketlerini taklit edebilmesi, laparoskopide ise hareket kabiliyetinin sınırlı olmasıdır.
Robotik cerrahide cerrah, oturarak bir konsoldan robot kollarını kumanda eder; bu robot kolları insan bileğini taklit ederek 720 dereceye varan esnek hareket yeteneği sunar ve ameliyat sahası yüksek çözünürlüklü 3 boyutlu (3D) olarak görülür. Bu sayede robotik sistem, cerraha milimetrik hassasiyet, el titremesi filtrasyonu ve daha karmaşık bölgelere üstün erişim imkanı sağlayarak, laparoskopinin teknik sınırlamalarını aşar.
Minimal İnvaziv Cerrahi Nedir?
Minimal invaziv cerrahi ve robotik cerrahi birbirine yakın kavramlar olsa da bazı önemli farkları vardır.
Minimal invaziv cerrahi, klasik açık ameliyatlarda yapılan geniş kesiler yerine çok daha küçük kesiler aracılığıyla gerçekleştirilen, hastaya daha az travma veren modern cerrahi yöntemlerin genel adıdır. Bu yaklaşımda cerrah, küçük bir giriş deliğinden kamera (endoskop veya laparoskop) ve özel cerrahi aletlerle ameliyatı gerçekleştirir; böylece çevre dokular daha az zarar görür.
Minimal invaziv cerrahi, daha az ağrı, daha kısa hastanede kalış süresi, daha hızlı iyileşme, daha küçük kesi izi ve enfeksiyon riskinde azalma gibi önemli avantajlar sunar. Laparoskopik, endoskopik ve robotik cerrahi teknikleri minimal invaziv cerrahinin en sık kullanılan türleridir.
Açık Cerrahiye Göre Avantajları
Laparoskopik ve robotik cerrahi üstünlükleri, küçük kesiler, daha az ağrı, kısa hastanede kalış süresi ve hızlı iyileşme açısından ortaktır. Hem Laparoskopik hem de Robotik cerrahinin geleneksel açık cerrahiye göre sunduğu başlıca ortak avantajlar şunlardır:
| Avantaj | Açıklama |
| Küçük Kesi ve İzler | Büyük cerrahi kesiler yerine, birkaç santimetrelik minimal kesilerle veya deliklerle yapılır. Bu, daha az belirgin yara izi (kozmetik avantaj) ve daha az doku travması demektir. |
| Daha Az Ağrı | Kesi boyutunun küçüklüğü nedeniyle ameliyat sonrası ağrı miktarı belirgin ölçüde azalır ve genellikle daha az ağrı kesici kullanımı yeterli olur. |
| Daha Hızlı İyileşme | Doku hasarının az olması, hastanede kalış süresini kısaltır ve hastanın günlük yaşamına, işine ve normal aktivitelerine çok daha hızlı dönmesini sağlar (genellikle 1-2 hafta içinde). |
| Daha Az Kan Kaybı | Yüksek çözünürlüklü görüntüleme ve minimal kesiler sayesinde kanama miktarı azalır, bu da kan nakli ihtiyacını en aza indirir. |
| Daha Düşük Komplikasyon Riski | Açık ameliyatlara göre enfeksiyon, yara iyileşmesi sorunları ve fıtık riski gibi ameliyat sonrası komplikasyon riski genellikle daha düşüktür. |
| Erken Kanser Tedavisi | Kesi iyileşme süresi kısa olduğu için, kemoterapi veya radyoterapi gibi ek tedavilere daha erken başlama imkanı sunar. |
Laparoskopik ve Robotik Cerrahi Arasındaki Temel Farklar
Robotik cerrahi ile laparoskopi farkı, cerrahın ameliyatı kontrol etme biçimindedir; laparoskopide cerrah aletleri doğrudan kullanırken, robotik cerrahide konsoldan robot kollarını yönetir. Her iki yöntem de minimal invaziv olsa da, kullanılan teknoloji ve cerraha sağladığı imkanlar açısından önemli farklar vardır:
| Özellik | Laparoskopik Cerrahi (Geleneksel) | Robotik Cerrahi (Robot Yardımlı Laparoskopi) |
| Görüntüleme | 2 Boyutlu (2D) görüntü. Cerrahın derinlik algısı sınırlıdır. | 3 Boyutlu (3D) ve yüksek çözünürlüklü görüntü. Cerrahın derinlik algısı ve netliği çok yüksektir. Görüntü 10-15 kata kadar büyütülebilir. |
| Alet Hareket Kabiliyeti | Aletler düz ve rijit olup, sınırlı hareket kabiliyetine sahiptir. İnsan elinin doğal hareketlerini tam olarak taklit edemez. | Robot kolları insan bileğini taklit eden (endowrist) yapısıyla 720 dereceye varan çok yönlü hareket kabiliyetine sahiptir. Bu, zor anatomik bölgelerde çalışmayı çok kolaylaştırır. |
| Hassasiyet ve Titreme | Cerrahın fizyolojik el titremeleri aletlere yansıyabilir. | Robotik sistem, cerrahın el titremelerini filtreler ve milimetrik hassasiyette, son derece kontrollü hareket imkanı sunar. |
| Cerrahın Konumu | Cerrah, ameliyat boyunca ayakta durarak aletleri doğrudan kontrol eder. | Cerrah, ameliyathanede bulunan bir konsola oturur ve robot kollarını uzaktan kumanda eder. Bu, uzun süren ameliyatlarda cerrahın yorgunluğunu azaltır ve konsantrasyonunu artırır. |
| Dokunma Hissi (Taktil Geri Bildirim) | Cerrah, aletler aracılığıyla bir miktar doğrudan dokunma hissine (geribildirimine) sahiptir. | Robotik sistemlerde taktil geri bildirim yoktur (ancak bazı sistemler titreşim gibi yöntemlerle bunu simüle etmeye çalışır). Cerrah, hassasiyetini tamamen görsel geri bildirime göre ayarlamak zorundadır. |
| Maliyet | Robotik cerrahiye göre genellikle daha düşük maliyetlidir. | Robotik cerrahi sistemlerin kurulumu, bakımı ve kullanılan sarf malzemeleri nedeniyle genellikle daha yüksek maliyetlidir. |
Laparoskopik ve robotik cerrahi farkları, görüntü kalitesi, hareket hassasiyeti ve cerrahi kontrol düzeyinde ortaya çıkar.
Laparoskopik Cerrahi Nasıl Uygulanır?
Laparoskopik cerrahi, karında büyük bir kesi yapmadan birkaç küçük delikten özel aletler ve kamera kullanılarak uygulanan bir minimal invaziv cerrahi yöntemidir. İşlem sırasında karın içi önce karbondioksit gazıyla şişirilir; bu, cerraha çalışma alanı oluşturur. Ardından trokar adı verilen küçük tüpler yerleştirilir ve bunlardan biri içeriye yüksek çözünürlüklü bir kamera (laparoskop) gönderilir. Kamera görüntüyü büyüterek monitöre aktarır ve cerrah tüm ameliyatı bu ekrandan takip eder.
Diğer trokarlar içinden ince cerrahi aletler yerleştirilir ve operasyon bu aletlerle hassas bir şekilde gerçekleştirilir. İşlem tamamlandığında gaz boşaltılır ve küçük kesiler kapatılır. Bu yöntem daha az ağrı, daha küçük yara izi ve daha hızlı iyileşme sağlar.
Laparoskopinin Avantajları ve Sınırlamaları
Laparoskopik cerrahi (kapalı ameliyat), minimal invaziv (en az kesi ile yapılan) bir yöntem olarak cerrahide devrim yaratmıştır. Geleneksel açık cerrahiye göre pek çok önemli avantaj sunarken, kendine has sınırlamaları ve zorlukları da bulunmaktadır. Laparoskopik cerrahi ve robotik cerrahi farkları, kullanılan teknolojiden cerrahın ameliyat üzerindeki hakimiyetine kadar birçok noktada birbirinden ayrılır.
Laparoskopinin, açık cerrahiye kıyasla hastaya sağladığı başlıca faydalar şunlardır:
Hastaya Yönelik Avantajlar
- Küçük Kesi ve Daha İyi Kozmetik Sonuç: Büyük kesiler yerine, genellikle 0,5 ila 1 cm boyutlarında küçük delikler açılır. Bu, yara izlerini belirgin ölçüde azaltır.
- Daha Az Ağrı: Daha az doku ve kas kesildiği için ameliyat sonrası ağrı daha azdır ve daha az ağrı kesici kullanımı yeterli olur.
- Hızlı İyileşme ve Normal Hayata Dönüş: Doku travmasının minimal olması sayesinde hastalar hastanede daha kısa süre kalır (genellikle 1-2 gün) ve günlük aktivitelerine çok daha erken dönebilirler (genellikle 1-2 hafta içinde).
- Daha Düşük Komplikasyon Riski: Büyük kesi olmadığı için yara yeri enfeksiyonu, yara iyileşmesi sorunları ve kesi fıtığı (insizyonel herni) riski düşüktür.
- Daha Az Kan Kaybı: Minimal doku manipülasyonu ve damarların daha net görülmesi sayesinde ameliyat sırasında kan kaybı azalır.
Cerraha Yönelik Avantajlar
- Geniş Görüş Alanı ve Büyütme: Laparoskop adı verilen kamera, karın içini 10-15 kata kadar büyüterek monitöre yansıtır. Bu, cerraha anatomik yapıları daha detaylı ve net görme imkanı tanır.
- Daha Az Yapışıklık (Adezyon) Riski: Ameliyat sırasında karın içi organların havayla ve eldivenlerle temasının azalması, ameliyat sonrası yapışıklık (adezyon) oluşum riskini düşürür.
Laparoskopinin yaygın kullanımına rağmen, sistemin kendisinden veya hastanın durumundan kaynaklanan bazı kısıtlamalar mevcuttur:
Teknolojik ve Teknik Sınırlamalar
- 2 Boyutlu (2D) Görüntü: Geleneksel laparoskopide görüntü 2 boyutludur. Bu durum, cerrahın derinlik algısını (üçüncü boyutu) kısıtlar ve hassas dikiş, diseksiyon gibi işlemlerin zorluğunu artırır.
- Aletlerin Kısıtlı Hareketi: Laparoskopik aletler düz ve rijit (esnemeyen) yapıdadır. Aletlerin uç kısımları insan bileği gibi hareket edemediği için (robotik cerrahiden farklı olarak), manevra kabiliyeti kısıtlıdır.
- Dokunma Hissi Eksikliği (Taktil Geri Bildirim): Cerrah aletleri kullanırken organlara doğrudan temas etmediği için dokunun sertliğini, gerginliğini veya yumuşaklığını yeterince hissedemez. Bu, uygulanması gereken kuvveti belirlemeyi zorlaştırabilir.
- Öğrenme Eğrisi: Açık cerrahiye kıyasla, laparoskopik aletleri ve 2D monitörü kullanarak ameliyat yapmak önemli bir uzmanlık ve motor beceri gerektirir. Cerrahın tecrübesi kritik öneme sahiptir.
Hastadan Kaynaklı Sınırlamalar
- Ciddi Yapışıklıklar (Adezyonlar): Daha önce çok sayıda ameliyat geçirmiş ve karın içinde yoğun yapışıklıkları olan hastalarda, güvenli bir şekilde aletleri yerleştirmek ve ameliyatı yapmak zorlaşabilir.
- Büyük ve İleri Evre Tümörler: Çok büyük tümörler veya ileri evre, yaygın kanser cerrahilerinde, dokuyu güvenli bir şekilde çıkarmak veya geniş bir diseksiyon yapmak laparoskopik olarak teknik olarak zorlayıcı olabilir veya açık cerrahi kadar güvenli sonuç vermeyebilir.
- Kanama Kontrolü Zorluğu: Beklenmeyen, yoğun ve kontrol edilemeyen bir kanama meydana geldiğinde, kanamayı laparoskopik aletlerle durdurmak zor olabilir ve acil olarak açık cerrahiye geçilmesi gerekebilir.
- Hasta Sağlık Durumu: Çok ileri kalp veya solunum sistemi hastalığı olan kişilerde, karın içine gaz verilerek (pnömoperiton) oluşturulan basınç tolere edilemeyebilir.
Laparoskopi ve robotik sistem farkı, robotik sistemin 3 boyutlu yüksek çözünürlüklü görüntü ve el bileği hareketlerini taklit eden robot kollarına sahip olmasından kaynaklanır. Bu sınırlamaların birçoğu, teknolojik olarak daha gelişmiş olan robotik cerrahi ile aşılabilmektedir (3D görüntü, bilek gibi hareket eden robot kolları vb.). Hangi yöntemin uygun olduğuna hastanın durumu ve cerrahın deneyimi dikkate alınarak karar verilir.
Robotik Cerrahi Nasıl Uygulanır?
Robotik cerrahi, minimal invaziv cerrahi tekniklerinin ileri bir formu olup, cerrahın robotik kollar ve yüksek çözünürlüklü 3D kamera kullanarak ameliyat yapmasını sağlar. Robotik cerrahinin laparoskopiden farkı, cerraha üç boyutlu görüş ve titremeyi yok eden hassas robotik hareket imkânı sağlamasıdır.
Uygulama süreci şu şekilde özetlenebilir:
- Hazırlık: Hasta ameliyat masasına uygun pozisyonda yatırılır ve sterilizasyon yapılır.
- Trokarların yerleştirilmesi: Karına birkaç küçük delik açılır ve trokarlar yerleştirilir; bunlar robotik kollar ve kamera için giriş noktasıdır.
- Robot konsolunun kullanımı: Cerrah, ameliyat masasının başında bulunan konsola oturur ve robotik kolları, konsoldaki kontrol cihazlarıyla yönlendirir.
- 3D kamera ile görüntüleme: Robotik sistemin yüksek çözünürlüklü üç boyutlu kamerası, cerraha detaylı ve büyütülmüş bir görüş sağlar.
- Cerrahi aletlerin kontrolü: Robotik kollar, cerrahın el hareketlerini hassas şekilde taklit ederek dokulara müdahale eder; mikro hassasiyet ve sabit el avantajı sağlar.
- Ameliyatın tamamlanması: İşlem bittiğinde robotik kollar çıkarılır, gaz boşaltılır ve küçük kesiler kapatılır.
- Avantajlar: Daha az ağrı, minimal kan kaybı, küçük kesiler ve hızlı iyileşme ile birlikte cerrah için yüksek hassasiyet sunar.
Robotik Cerrahinin Üstünlükleri ve Uygulama Alanlar
Laparoskopi ve robotik cerrahinin hasta konforu açısından farkları, robotik cerrahide daha az doku travması, daha az ağrı ve daha hızlı iyileşme süresi olarak öne çıkar. Robotik cerrahi, geleneksel açık cerrahiye göre daha küçük kesiler, daha az ağrı, daha kısa hastanede kalış ve hızlı iyileşme gibi tüm minimal invaziv avantajlarını sunmanın yanı sıra, laparoskopik cerrahiye göre de teknik üstünlükler sağlar:
| Üstünlük | Açıklama |
| 3 Boyutlu (3D) Görüntüleme | Ameliyat sahası, yüksek çözünürlüklü ve 10-15 kat büyütülmüş 3 boyutlu olarak görülür. Bu, cerraha mükemmel bir derinlik algısı ve netlik sunarak hassasiyeti artırır. |
| Gelişmiş Hareket Kabiliyeti | Robotik kolların uçları, insan bileğini taklit eden (endowrist) teknolojiye sahiptir. Bu sayede aletler, insan elinin ulaşamayacağı noktalarda bile 720 dereceye varan çok yönlü ve esnek hareketler yapabilir. |
| Titreme Filtrasyonu ve Yüksek Hassasiyet | Cerrahın elindeki fizyolojik titremeler sistem tarafından tamamen filtrelenir. Bu, özellikle damar ve sinirler gibi kritik yapıların çevresinde milimetrik hassasiyette çalışmayı mümkün kılar. |
| Ergonomi ve Konsantrasyon | Cerrah, ameliyatı ayakta değil, özel bir konsolda oturarak gerçekleştirir. Bu ergonomik pozisyon, uzun ve karmaşık ameliyatlarda cerrahın yorgunluğunu azaltır ve konsantrasyonunu üst düzeyde tutar. |
| Kanser Kontrolünde Avantaj | 3D görüntü ve yüksek hassasiyet, kanserli dokuların sağlam sınırlardan daha net bir şekilde ayrılmasını ve çıkarılmasını kolaylaştırır, bu da daha iyi kanser kontrolü sağlayabilir. |
| Zor Anatomik Bölgelere Erişim | Dar ve derin anatomik bölgelerdeki (örneğin pelvis, göğüs kafesi) operasyonları, robotik kolların manevra kabiliyeti sayesinde daha kolay ve güvenli hale getirir. |
Robotik cerrahi, yüksek hassasiyeti nedeniyle özellikle anatomik olarak zorlu ve kritik sinir/damar yapılarının korunmasının önemli olduğu alanlarda yaygın olarak kullanılmaktadır:
Üroloji:
Ürolojik cerrahiler, böbrek, üreter, mesane, prostat, testis ve üretra gibi idrar yolları ve erkek üreme sistemi organlarına yönelik ameliyatlardır.
- Prostat Kanseri (Radikal Prostatektomi): En yaygın kullanım alanıdır. Hassasiyet sayesinde sertleşmeyi sağlayan sinirler ve idrar tutmayı sağlayan kaslar daha iyi korunabilir.
- Böbrek Kanseri (Parsiyel Nefrektomi): Sadece tümörün çıkarılması ve sağlam böbrek dokusunun korunması.
- Mesane Kanseri ve Böbrek Çıkış Darlığı (Piyeloplasti).
Robotik prostat ameliyatı, prostat bezine yönelik cerrahilerin Da Vinci gibi robotik cerrahi sistemleri kullanılarak minimal invaziv şekilde yapılmasıdır.
Jinekoloji:
Jinekolojik onkoloji, kadın üreme sistemi kanserlerinin (rahim, yumurtalık, serviks, vulva ve vajina) tanı, tedavi ve cerrahisini kapsayan kadın hastalıkları ve doğum alanının onkolojik dalıdır.
- Rahim Kanseri, Rahim Ağzı Kanseri ve Yumurtalık Kanseri cerrahisi.
- Histerektomi (Rahim alınması), Miyomektomi (Miyom çıkarılması) ve derin endometriozis cerrahisi.
- Rahim Sarkması (Sakral Kolpopeksi): Vajinanın yukarı asılması.
Genel Cerrahi:
- Kolorektal Kanserler (Kolon ve Rektum): Özellikle dar pelvik alandaki rektum kanserlerinde.
- Mide ve Yemek Borusu Kanseri cerrahisi.
- Pankreas, Karaciğer ve dalak ameliyatları.
- Obezite Cerrahisi (Gastrik Bypass, Tüp Mide).
Kalp ve Damar Cerrahisi:
- Minimal invaziv koroner by-pass ameliyatları ve kalp kapak tamirleri.
KBB (Kulak Burun Boğaz) ve Baş-Boyun Cerrahisi:
- Transoral Robotik Cerrahi (TORS): Ağız içinden girilerek gırtlak veya bademcik tümörlerinin çıkarılması.
Robotik Cerrahinin Geleceği
Robotik cerrahinin geleceği, teknolojinin daha da gelişmesi ve yapay zekâ (YZ) ile entegrasyonu üzerine odaklanmıştır:
Gelişmiş Geri Bildirim Sistemleri:
- Şu anki robotlarda olmayan dokunma hissinin (taktil geri bildirim) geliştirilmesi.
- Kuvvet algılayıcıları ile cerraha uyguladığı basıncı hissettiren sistemlerin entegre edilmesi.
Yapay Zekâ Entegrasyonu ve Otonomi:
- Ameliyat sırasında anatomik yapıları (sinirler, damarlar) gerçek zamanlı olarak tanıma ve cerrahı uyarma.
- YZ destekli navigasyon ile planlama ve rehberlik.
- Basit ve tekrarlayan görevlerde (örneğin dikiş atma, doku yakma) yarı otonom (cerrah gözetiminde) robotik işlemlerin gerçekleştirilmesi.
Daha Küçük, Mobil ve Uygun Maliyetli Sistemler:
- Mevcut sistemlerin yüksek maliyetini düşürmek ve daha küçük cerrahi merkezlerde dahi kullanılabilmesini sağlamak.
- Tek port (tek delikten) cerrahi yapabilen, daha kompakt robotik sistemlerin yaygınlaşması.
Uzaktan Cerrahi (Telesurgery):
- Yüksek hızlı internet bağlantıları sayesinde, cerrahın dünyanın herhangi bir yerinden bir hastayı ameliyat edebilme potansiyeli (hala araştırma aşamasında olan bir alan).
Liv Hospital'da Laparoskopik ve Robotik Cerrahi Uygulamaları
Liv Hospital, hem geleneksel laparoskopik cerrahiyi hem de en gelişmiş robotik cerrahi (da Vinci robotik cerrahi sistemi) sistemlerini kullanarak hastalara minimal invaziv cerrahi avantajlarını sunan kapsamlı bir merkezdir. Bu yaklaşımla, küçük kesilerle gerçekleştirilen cerrahi işlemler sayesinde hastalar daha az ağrı hisseder, minimal kan kaybı yaşar ve yara izleri daha az olurken; ameliyat sonrasında hızla iyileşerek kısa sürede günlük yaşamlarına dönebilmektedirler.
Özellikle Üroloji (prostat, böbrek kanseri), Jinekoloji (rahim ve yumurtalık kanseri, miyom), Genel Cerrahi (kolon, rektum, mide kanseri, fıtık) ve bazı Kardiyovasküler ve Obezite cerrahisi vakalarında robotik cerrahinin sunduğu 3D görüntüleme, titremesiz ve insan bileğini aşan hassas hareket kabiliyeti gibi üstünlükler sayesinde en karmaşık operasyonlar bile yüksek başarıyla gerçekleştirilmektedir.
Sıkça Sorulan Sorular
Minimal İnvaziv Cerrahi Neden Tercih Edilir?
Minimal invaziv cerrahi, klasik açık cerrahiye göre daha küçük kesilerle gerçekleştirildiği için hastada daha az ağrı ve kanama, enfeksiyon riskinde azalma ve daha hızlı iyileşme sağlar. Ayrıca kozmetik olarak daha az iz kalması, hastaların yaşam kalitesini artırır.
Laparoskopik Cerrahi Her Ameliyatta Uygulanabilir Mi?
Hayır, her ameliyat için uygun değildir. Laparoskopik cerrahi:
- Operasyon alanının küçük ve ulaşılabilir olduğu durumlarda uygundur
- Önceden geçirilmiş büyük karın ameliyatları, ileri derecede yapışıklık veya bazı acil durumlar laparoskopiyi sınırlayabilir
- Bazı kompleks veya büyük tümör ameliyatlarında açık cerrahi gerekebilir.
Robotik Cerrahinin Avantajları Nelerdir?
Robotik cerrahi, minimal invaziv cerrahinin gelişmiş bir formu olup, cerrahın el hareketlerini robotik kollara aktararak ameliyatı yüksek hassasiyetle gerçekleştirmesine olanak tanır. Bu yöntem sayesinde dar ve zor anatomik alanlarda daha rahat çalışılır, dokular daha az travmaya uğrar ve kesiler küçük kaldığı için iyileşme süresi kısalır.
Robotik Cerrahi Operasyonunda Cerrahın Rolü Nedir?
Cerrah, ameliyat masasının başındaki konsoldan robotik kolları ve aletleri kontrol eder. Robot kendi başına operasyon yapmaz; cerrahın hareketlerini 1:1 oranında robotik kollara aktarır ve tüm ameliyatın güvenli şekilde yürütülmesini sağlar.
Hangi Durumlarda Robotik Cerrahi Tercih Edilmelidir?
Robotik cerrahi özellikle şunlarda tercih edilir:
- Karmaşık veya hassas ameliyatlar (ör. prostat, böbrek, rahim, endometriozis cerrahisi)
- Dar veya zor anatomik alanlarda çalışma gereksinimi
- Hastanın hızlı iyileşmesi ve minimal kesi avantajının önemli olduğu durumlar
- Laparoskopik cerrahinin teknik olarak zor veya riskli olduğu vakalar
* Web sitemizdeki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz. Sayfa içeriğinde Liv Hospital'da tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren ögelere yer verilmemiştir. .
